İnstagram’a erişimin BTK tarafından engellenmesinin ardından ortaya çıkan manzara tam bir garabet…
Erişimi engelleyenler bile erişimi neden engellediklerini açıklayamıyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kapatma gerekçesini anlatırken Mustafa Kemal Atatürk’e karşı yapılan saldırılardan söz ediyor.
Hayatı Atatürk’e hakaretle geçmiş, Fesli Meczubu baş tacı eden bir iktidarın Mustafa Kemal Atatürk’e karşı yapılan saldırılardan dolayı instagrama erişimi engellediğine inanmamızı istiyor.
İktidarın böyle bir gerekçesi olmadığını herkes biliyor.
Ama çaresizler.
Onun için de top çeviriyorlar.
Susması konuşmasından daha hayırlı olan ama bunun farkında olmayan Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici de erişime engeli savunuyor.
Et yiyemeyen vatandaşa kuzu kesmeleri yönünde tavsiyede bulunan, kızının torpille TBMM kadrosuna geçmesini başörtülülerin çalışma özgürlüğü ile açıklamaya kalkan Destici, bu konuyla ilgili de ‘Onların bir kuralı varsa Türkiye Cumhuriyeti Devletinin de bir kuralı var. Burası kimsenin babasının çiftliği değil’ babından bir şeyler söylüyor.
Destici’nin farkında olmadığı şey şu ki; İnstagrama erişimin engellenmesine karşı çıkanlar tam da ‘Burası kimsenin babasının çiftliği değil’ diyerek karşı çıkıyor.
Çünkü alınan karar keyfi.
Çünkü alınan karar hukuksuz.
Türkiye’deki 75 Baro ortak bir bildiriye imza atarak, erişimin engellenmesinin hukuksuz ve basın özgürlüğüne darbe olduğunu dile getirdi.
Evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti bağımsız bir devlettir.
Kuralları vardır.
Bu ülkede faaliyet gösteren yapılar bu kurallara uymak zorundadır ama daha önemlisi bu ülkeyi yönetenler hukuka uymak zorundadır.
Bu ülkeyi yönetenler; bu ülkeyi babalarının çiftliği gibi, hukuku da sadece işlerine geldiği zaman hukuk gibi görmekten vazgeçerlerse sorunlar da çözülür.
İşte o zaman enflasyonu düşürmek için vatandaşın belini bükmeye gerek kalmaz, birçok şey kendiliğinden düzelir.
