Adı Gökmen Çiçek olsun

Kayseri’de görev yapmış olan Valilerin isimleri değişik yerlere verildi…

Kayseri’ye kattıkları değer nedeniyle şehrin ahde vefasının bir göstergesiydi bu.

Vali Gökmen Çiçek de Kayseri’ye geldiği günden bu yana bu şehir için çırpınıyor.

X şahsın Valisi diyemez kimse. Devletin, milletin, halkın Valisi olduğuna şahitlik eder bu şehir.

Adı Kayseri’ye verilecek ne yaptı ki derseniz birçok şey sayabilirim ama bu konuda tarihe geçecek bir iş yaptı.

Birçok kişinin “aman adımız kötü işle anılmasın” diye bu işle uğraşmak istemediği bir ortamda uyuşturucu konusunda şehirde çığır açacak bir işe vesile oldu.
Vali Şehmus Günaydın döneminde uyuşturucu rehabilitasyon merkezi yapılmak üzere tahsis edilen İncesu yolu üzerindeki eski fen lisesi daha sonra spor lisesi olarak kullanılan araziye Hayırseverler ile birlikte Türkiye’nin en büyük uyuşturucu ile mücadele ve rehabilitasyon merkezini yaptı.

Ve bu rehabilitasyon merkezi Yeşilay tarafından işletilecek.

Çağımızın kimyasal ya da biyolojik silahı olarak kullanılan uyuşturucu karşısında adeta milli mücadele kalesi olarak inşa edilen bu merkeze Vali Gökmen Çiçek’in adını vermek bu şehrin ve Yeşilay’ın boynunun borcudur.

Ahde vefa borcudur bu…

İnşaatı tamamlanmak üzere olan ve Yeşilay tarafından işletilmek üzere hizmete açılması için geri sayımın başladığı bu rehabilitasyon merkezi Türkiye’ye örnektir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılması gereken ve rol modeli olarak alınıp uyuşturucu illetinin geleceğimizi esaret altına aldığı bütün illerimizde de benzerlerinin yapılması gereken rehabilitasyon merkezi Yeşilay’ın misyonunu yerine getirmesi için en doğru örneklerden biridir.

Vali Şehmus Günaydın’ın şehrimizin siyasi lideri Mehmet Özhaseki’nin, isim listesini Yeşilay’ın açılış töreninde plaketlerle duyuracağı başta işadamı Mehmet Özdoğan olmak üzere tüm hayırseverlerimizin, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç ve sürece destek veren ilçe belediye başkanlarımızın, Yeşilay Genel Başkanı Mehmet Dinç’in, Yeşilay Kayseri Şube Başkanı Mehmet Çiftçi’nin ve elbette ki Vali Gökmen Çiçek’in, emeği geçen herkesin emeklilerini Rabbim cennetiyle taçlandırsın.

Yeşilay işini iyi yapsın isteniyorsa

Yeşilay 1. Dünya Savaşı sonrasında 5 Mart 1920’de alkol ve uyuşturucu ile mücadele için kurulmuş yerli ve milli bir yapılanma…

Sonrasında sigara, kumar, teknoloji bağımlılığı gibi konuları da mücadele ettiği konular arasına alan Yeşilay’ın kuruluş misyonunu yerine getirmesi için Yeşilay tarihinde yapılmış en iyi işlerden birisi de Vali Gökmen Çiçek Uyuşturucu ile Mücadele ve Rehabilitasyon Merkezi’dir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Yeşilay Başkanı Mehmet Dinç ile kafa kafaya verip Kayseri modeli bu merkezin benzerlerinin tüm illerimizde de kurulması için acil eylem planı geliştirmesi gerek.

Cezaevlerinin yüzde 70’i 80’i uyuşurcu nedeniyle hapis cezası alan kişilerle dolu. Kırmızı alarm seviyesini çoktan geçtik, kimyasal ve biyolojik saldırı altında milletimiz.

Bu işin finansmanını sigara ve alkol şirketlerine bile yansıtabilirler.

Nasıl ki maden şirketleri madeni ortaya çıkarırken doğaya verdikleri zararı gidermek için sonrasında ağaçlandırma vs çalışmalar yapıyorsa sigara ve alkol şirketlerine de benzeri bir uygulama yapılabilir.

Bırakın sigara ve alkol şirketlerini Türkiye’de ticareti yapılan her üründen 1 TL bakın çok demiyorum 1 TL Yeşilay’ın kuracağı bağımlılıkla mücadele ve rehabilitasyon merkezlerine para kesilse kim yok der? 

Bir dönem cüzzam hastaları mağaralara kapatılıp ölüme terk ediliyorken şimdi aramızda cüzzam hastası olduğunu bile bilmediğimiz kişiler var. Neden, tedavilerini alıyorlar, ilaçlarını kullanıyorlar da ondan.

Madde bağımlılarını da cüzzamlılar gibi yakalayıp hapsedip normale dönmelerini bekleyemeyiz.

Tedavi edip, rehabilite edip topluma kazandırmamız gereken insanlarımızı kurtaracak Kayseri modeli merkezlere şiddetle ihtiyaç var.

Velhasılı Yeşilay kuruluş misyonunu yerine getirsin, işini iyi yapsın isteniyorsa bu merkezleri çoğaltmak milli bir vazifedir.

Bu Kayseri modeline, yukarıda izahını yaptığım milli vazifeye Kayseri milletlerimiz Hulusi Akar, Ayşe Böhürler, Şaban Çopuroğlu, Murat Cahit Cıngı, Bayar Özsoy, İsmail Özdemir, Baki Ersoy, Aşkın Genç ve Dursun Ataş’ın da hiç değilse meclis kürsüsünde yapacakları konuşmalara bir cümle ekleyerek destek vermelerini görmeyi de Rabbim bizlere nasip eder inşallah…