BU NE YAMAN ÇELİŞKİ?
MUSTAFA AYDOĞAN
Ülkemizde intihar olayları her geçen gün daha da artıyor. TÜİK ölüm istatistikleri verilerine göre 2018 yılında ülkemizde ölümle sonuçlanan intihar vakası 3161.
Kayseri’mizde ise bir yıl içerisinde ölümle sonuçlanan intihar vakası 79. Bu yılın rakamları henüz belli değil, ancak eksilmek bir yana maalesef her geçen gün daha rakamlar daha da kabarıyor.
İntihar vakalarının nedenleri çeşitlilik gösteriyor, ancak bunların başında ekonomik sıkıntılar geliyor.
Mesela bunlardan birisini örnek olarak vereyim;
Bu yazdığım ‘hikaye’ değil, gerçekten olmuş bir olay;
Isparta’da öğretmen 5.sınıf öğrencilerden okul kıyafetine uygun pantolon almalarını istiyor. Çocuk bunu babasına söylüyor ama babası durumu iyi olmadığı için alamıyor.
Çocuk okula gittiğinde öğretmeni okuldan kovuyor. Çocuk babasına pantolon alınmadığı için öğretmeninin kendisini derse almadığını söylüyor.
Bu durum karşısında baba bunalıma giriyor ve kendini asarak yaşamına son veriyor.
Sadece bu olay bile ülkemizde bazılarının sefa içerisinde, bazılarının ise cefa içerisinde olduğunu apaçık gözler önüne sermeye yetiyor da artıyor.
Ülkemiz “AK Parti iktidarı sayesinde 18 yılda üç kat birden büyüdü” demekle olmuyor.
İntihar vakaları her yıl nerede ise yüzde 20-30 daha artarken ne gibi çalışma yapılıyor, ne gibi önlemler alınıyor bir de ona bakmak lazım. Bu işi sadece üniversitelere havale etmekle olmuyor. Yoklukla, yoksullukla mücadele ediliyor mu ona bakmak lazım.
Ülkemizde Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu aylık harcamalarının toplam tutarı yani yoksulluk sınırı 6 Bin 862 TL.
BEKÂR BİR ÇALIŞANIN AYLIK YAŞAM MALİYETİ TUTARI 2.601 TL.
Türkiye’de 14 Milyon kişi açlık sınırının altında yaşıyor.
Ülkemiz 18 yılda üç kat büyümüş olabilir, fakat açlık, yoksulluk sınırının altında yaşayanlar bakımından da bir büyüme var. Sayı her geçen yıl intihar vakalarında olduğu gibi artış gösteriyor. Nüfusumuzun yüzde 60’ından fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Bir yandan orta direk vatandaşın evinin direği çökerken, bir yandan da yeni zenginler türetmede üstümüze yok.
BU NE YAMAN ÇELİŞKİ, NASIL BİR KARMAŞIK DURUM ÇIK İŞİN İÇİNDEN ÇIKABİLİRSEN.
Artık geçmişle milleti avutmayı bir yana bırakmak lazım. Rahmetli Süleyman Demirel’in dediği gibi;
“DÜN DÜNDÜR BU GÜN BUGÜNDÜR”
Sizlerinki; “Geçmişte şöyle idi, bu gün böyle” diyerek ölümü gösterip sıtmaya razı etmekten başka bir şey değil.
