SAMET AYBABA'NIN İŞİ GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ...
Hakan Çiftci
Geçtiğimiz hafta da yazdım, Hes Kablo Kayserispor’da değişim başladı.
Bu değişim de, camiaya umut verdi.
Teknik direktör Samet Aybaba’nın işi geçtiğimiz yıla göre daha kolay, ama bu demek değil ki, rahat bir sezon geçirilsin.
Geçtiğimiz hafta yapılan toplantıda tecrübeli çalıştırıcı takım içeresinde birkaç sorun dışında beklentilerin yüksek olduğunu ve iyi bir sezon geçireceklerini söyledi.
Olumlu bir hava vardı, ama bu kesinlikle rehavet oluşturmamalı.
Gerçekleri görmeli ve sonrasında ‘Vay şöyle oldu, vay böyle olmamalıydı’ gibi bahanelerin önüne geçmeliyiz.
Ortada pembe bir tablo yok.
Sorun, geçtiğimiz yıla oran küçük, ama çözülmediği taktirde sezon sonunda büyük hüsran yaşarız.
Samet Aybaba, açıklamasında genç ve kaliteli oyuncuların olduğunu söyledi.
Ama, problemin neden kaynaklandığı konusunda çok fazla açılmadı.
Problem var ki, Samet hoca geldi, ama bu takımda ciddi anlamda gol sorunu var.
Bu sorun bizde kronik hale geldi.
Birinci gündemimiz ‘GOL’ olmalı!
Şu ana kadar oynanan 7 maçta, sadece 4 gol atabilen, aynı zamanda kalesinde 10 gol gören bir Kayserispor var.
Üstelik, 2 maç kazanmış, geri kalan 5 maçı da kaybetmiş bir Kayserispor…
Sorun, sadece birkaç futbolcunun disiplinsizliği değil.
Burada futbol aklı olmadığını ve sistem karmaşasının olduğunu görmek gerekiyor.
Takım, her hafta farklı oyuncu tercihleriyle ve sistemle rakiplerine karşı oynuyor
Hiç beraberliği olmayan ve farklı skorlarla mağlup olan bir Kayserispor’dan bahsediyoruz.
Evet, oyuncu kalitemiz var, ama yetersiz, üstelik takım oyunu denen bir şey de yok.
Futbolcular, bireysel anlamda bir şey yapmaya çalışıyor, takım halinde savunma yapamadığımız gibi, takım halinde hücum da yapamıyoruz.
Bunun için Samet hocanın elindeki mevcut oyunculara göre bir sistem oluşturması gerekiyor.
Benim sistemim, 4-2-3-1, bu şekilde takımı oynatırım derse, hata eder.
Evet, bazı maçlarda bu sistem olabilir, ama şu ana kadar oynanan 7 maçta en etkili olduğumuz ve pozisyon vermeden, 5 net pozisyona girdiğimiz 3-3-3 sistemini de yabana atmamalıyız.
Hocanın sistemine karışacak değiliz, ama Samet hoca benim sistemi bu, futbolcular bu sisteme ayak uydurmak zorunda gibi gaflette bulunulmamalı.
Çünkü, öyle bir lüksümüz yok.
Çok gol yiyen ve gol atmakta zorlanan bir Kayserispor’da orta sahanın yetersizliği gün gibi ortada.
Lung, en çok gol yiyen kaleciyken, en fazla kurtarış yapan kaleci nasıl oldu, bunun da cevabını sormak, ona göre de çözüm bulmak gerekiyor.
Forvet, pres yapmıyorsa, yapsa bile orta saha yardım etmiyorsa, atık üzerine atak yersiniz. Orta sahada aynı tip futbolcuların birlikte oynamasının da büyük dezavantajını çektik.
Örneğin Hasan Hüseyin ile Fernandes…
Hocanın geçmiş bütün maçları tek tek seyretmesi şart!
Ondan bundan duydukları için değil de kendi görmesi gerekiyor.
Gustavo Campanharo, ölümüne mücadele ederken, yanında oynayanların göstermelik oyunları gol yememize, Fernandes ve Hasan Hüseyin’in de kendilerine oynayıp, gereksiz top kayıpları forvetin gerektiği kadar beslenemediğini de görmek gerekiyor.
Aynı zamanda Fernandes ve Hasan Hüseyin’in yapmadıkları preste gardımızı düşürüyor.
Orta alan gerektiği gibi çalışmayınca, futbolcular asıl mevkilerinde oynamayınca kısır bir Kayserispor izliyoruz.
Buna kanat oyuncularının da etkisizliği ve kendilerine oynamalarını eklersek, Kayserispor’u özetlemiş oluruz.
Evet, Samet hocanın yapacağı işleri de karınca kararınca geçtiğimiz hafta içinde yazdım.
Hocanın, elinde sihirli değnek olmadığını, başarının gelmesi için hep birlikte hareket edilmesinin gerekli olduğunu da yine belirtmiştik…
Samet hocanın, işi kolay, ama göründüğü kadar değil, diyerek, yazıma son veriyorum.
