Cafer ZENGİN

OSB'DE 'İTTİFAK' SINAVI!

Cafer ZENGİN

Kayseri OSB'de mutlaka "erken" "olağanüstü" bir seçim olmalıdır. Bu karar zaman kaybedilmeden alınmalı. Nursaçan yönetiminin "3 aylık gitti, 3 ay sonra gelecek" meselesi güven sorununu bu saatten sonra çözmez. OSB'nin daha fazla çıkmaza sürüklenmemesi, tartışmaların sona ermesi, iddiaların neticelenmesi ve en önemlisi sanayicinin "tepkisinin" ortaya konması açısından mutlaka er meydanı er ya da geç kurulmalıdır. Çünkü güvenin olmadığı bir yerde ağzınızla istediğiniz kadar kuş tutun istikrar olmaz! Olamaz...

Bu arada OSB seçimleri Cumhur ittifakının da bir anlamda sınavıdır. Tarafların açıklamaları, iddiaları siyasi bir müdahalenin olduğu yönünde. Bu belirtilen siyasi müdahalede adres bellidir. Çünkü son seçimlere yaşananlara, taraflara, mesajlara, imalı göndermelere bakıldığında hesabın henüz kapanmadığı aşikar...

Bunun yanında Nursaçan’a karşı olanlar, daha önce “Siyaset bu işe müdahil olmasın” derken, şu günlerde “siyasetin müdahil olmasına” anlaşılan pek ses çıkarmıyorlar! Bu şehrin kaderi bu! İşinize yaradı mı siyaset, o zaman ne ses et, ne de bahset!

Neyse, gelelim Nursaçan meselesi ve Cumhur İttifakı sınavına! Şimdi Nursaçan’ın, “Seçimleri kaybedenlerin siyasi gücü de yanlarına alarak gerçekleştirdikleri masa başı oyunları şimdilik galip geldi. Sanayicimizin iradesine darbe vuruldu” açıklaması ve daha da ileri giderek her zaman yaptığı gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan destekli açıklama tarzını sürdürüp, "Vesayet" imalı mesajı adresi, hedefi apaçık tarif ediyor. Çünkü içeriye, içerden cümlelerle mesaj veriyor. Sizce bu isim ya da isimler; CHP'li Çetin Arık mı, İYİ Partili Dursun Ataş mı? CHP İl Başkanı Ümit Özer mi,yoksa İYİ Parti İl Başkanı Sebati Ataman mı? Eee olmadığına göre, adres belli, hedef belli! Mesaj kime, kimlere belli!

OSB konusu görülüyor ki, bu şehirde Cumhur İttifakı taraflarının içten içe hesaplaşması ve güç gösterisi alanı da olacak! Yani olası bir seçimde genelde bilmem ama (Ankara'daki Kayseri makam odaları hariç) yerelde kılıçlar çekilecek! Bu olmasın diye Ankara'dan belki "ortak" heyetler bile gelecek, seçim atmosferinde görünecek! Yaşanan süreçte ve ortaya çıkan tabloda gerçek şu ki OSB'de bu saatten sonra taraflar arasında ipler daha da gerilecek! Seçim olursa kaybeden taraf, uzun bir süre köşesine çekilecek, ama film burda bitmeyecek. Kaybeden bir süre manzarayı seyredecek. Günü gelince yine sahneye bir bahane bulup, girecek! Yani "Bu dava bitmez" deyip, kolay kolay pes etmeyecek. Bir de unutmadan! Bu sürecin sonunda kim seçilir bilinmez ama bu saatten sonra asıl kazanan ve kazandıracak olanlar, OSB'de yüzünü siyasete değil, sanayiciye yani asıl işine dönen olacak. Çünkü sizce de her geçen gün pahalılaşan ve varlığı birilerine bağlı olmayan, bağımsız hattı ve önemi her geçen gün daha da artan kıymetli "enerjiyi" başka konulara harcamak çok zaman kaybettirmedi mi?
 

Yazarın Diğer Yazıları