Ahmet ZORLU

İNSAN OLMAK

Ahmet ZORLU

Nedir insan olmak, biliyor musunuz?

Yaratılanı, Yaratandan ötürü sevmektir..

Önyargısız olmaktır tüm canlı ve cansız varlıklara karşı..

Filistin'deki çocuğa, Afrika'daki Çocuğa, Çin'deki Çocuğa da başına bir şey geldiği için aynı derecede acımak, üzülebilmektir.

Takım tutar gibi, mezhepçilik, fanatik taraftar gibi etnikçilik yapmamaktır.

İnsana kıyanın kim olduğuna, insana kıyarken ne dediğine bakmadan 'lanetleyebilmektir' yapanı..

Zayıf ve Küçük ülkelerin halklarının hakkı olan doğal değerleri, kendisine bağlayan ve adına emperyalizm dediğimiz olguya, ülkesini ayırmadan karşı çıkmaktır, mücadele etmektir insan olmak..

İnsan olmak, kadını sokakta öldüren, kadına her gün dayak atan, okulundaki, yurdundaki, öğrenci evindeki  minnacık bedenleri cinsel amaçlarına köle edenlere, kişisine, kurumuna, görevine bakmaksızın aynı kararlılıkla karşı durmak, tavır koymak, lanetlemektir.

İnsan olmak, yaşadığı ülkede iktidara sırtını dayayıp Milli Gelir Pastasını hapır hupur götürenlere aynı kararlılıkla isyan edebilmektir.

İnsan olmak, yönet diye kendisine emanet edilen kurumun imkanlarını, çevresine, kendisi gibi düşünenlere peşkeş çekenlere karşı 'dur' demek, diyebilmektir.

İnsan olmak  küçük çıkarlar nedeniyle, güce biat etmemek, gücü de yeri geldiğinde 'yanlış yoldasın' diye uyarmaktır.

Dahası nedir insan olmak biliyor musunuz?

Kışın çat ayazında, sofranın başında bir serçenin çaresizliğini, sokak çocuğunun otobüs egzozunda elini ısıtmaya çalıştığını düşünebilmek, hissedebilmektir.

Ya da yazın en kavurucu günlerinde, bahçesine bir kap içinde su koyabilmektir,  dilsiz canlılar yararlansın diye..

İnsan olmak, güçlünün değil, haklının yanında saf tutabilmektir..

İnsan olmak el etek öperek, şahsiyeti kirletmemek insanlığın onurunu her ortamda koruyabilmektir.

İnsan olmak, "El öpmekle dudak aşınmaz" sözünün ilkelliğini her yerde haykırabilmektir.

İnsan olmak, köprüden geçene kadar bile olsa, ayıya köprünün ortasında da ayı diyebilmektir.

İnsan olmak, toplumun kutsallarını kişisel ticari malzeme haline getirip onları istismar etmemektir.

İnsan olmak, menfaate göre inanç ve düşünce değiştirenlerin yüzüne tükürebilmektir.

İnsan olmak, inandığı gibi yaşamak, inandığı gibi giyinmek, inandığı gibi konuşmak ve yazmaktır.

İnsan olmak, dini ritüelleri menfaat amaçlı kullanmamaktır.

Daha da önemlisi  İnsan olmak, tüm insanlığa eşit mesafede durmak, durabilmektir.

İnsan olmak, hırsıza hırsız, vurguncuya vurguncu, istismarcıya istismarcı, sapığa sapık, cahile cahil, katile katil, zübüğe zübük diyebilme iradesidir.

Ve insan olmak, sanat önünde, ilim önünde, bilim önünde düğme iliklemek, saygı sergilemektir.

Ya da insan olmak;

İlkbaharda açan çiçekte  mutluluk,

Yazın, kırlarda huzur,

Sonbaharda sararıp düşen yaprakta hüzün,

Karakışın çat ayazında sobasız evlerdeki çaresizliği düşünerek acı çekebilme yeteneğidir.

Diktiğiniz fidanın boy atmasını gün be gün izleyebilmektir.

Saksıdaki çiçekle konuşabilmek ve sevginizin onu geliştirmesini izlemektir insan olmak.

Kelebeğin rengarenk dansını dakikalarca izleyebilmek, mucizeyi kelebeğin kanatlarındaki renklerden gözleyebilmektir mesela.

Arının, binbir çiçeğin özünden yaptığı balın tadında yaşayabilmek,

Bir dağ köyünde, fırından yeni çıkmış ekmek hazzında görebilmektir hayatı..

Kısacası zordur insan olmak ve insan olarak kalmak..

Olmanız ve kalmanız dileğiyle..

Yazarın Diğer Yazıları