Mustafa Kulkuloğlu'nu hatırlattı

Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM'de yaptığı konuşmada 7 Mayıs 1980'de öldürülen CHP Kayseri İl Başkanı Mustafa Kulkuloğlu'nu hatırlattı. Ayrıntılar Kayseri Olay Gazetesi olarak hazırladığımız haber bülteninde…

Mustafa Kulkuloğlu'nu hatırlattı
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

28 Şubat ‘Postmodern’ darbesinin yıldönümünde siyasi partiler TBMM’de darbeler üzeri görüşlerini açıklarken, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, konuşmasında 7 Mayıs 1980’de öldürülen CHP İl Başkanı Mustafa Kulkuloğlu’nu hatırlattı.  Türkiye’de darbelerin doğru analizinin yapılması ve darbelerden kimlerin zarar gördüğünün belirlenmesi gerektiğini belirten Günaydın, “1971 darbesi açıkça sol aydınlanma değerlerine yönelik bir darbeydi, bunu biliyoruz. Bu süreçte kimler öldürüldü Cumhuriyet Halk Partisi’nde? Adana İl Başkanımız Ahmet Albay, Kayseri İl Başkanımız Mustafa Kulkuloğlu, Nevşehir İl Başkanımız Zeki Tekiner, İstanbul Milletvekilimiz Abdurrahman Köksaloğlu, Beyoğlu İlçe Başkanımız Bülent Demir bu süreçte öldürüldü.  Sonra 12 Eylül 1980 darbesi geldi. Darbecilerin ilk yaptıkları iş partileri kapatmak oldu. 1981 yılında kapatıldı partimiz, açılabilmesi için ta 1992’yi beklemek gerekti. Genel Başkanımız Bülent Ecevit gözaltına alındı, askerî cezaevlerinde tutuldu, sonra serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra sözde demeç yasağını deldiği için yeniden hapis cezasıyla cezalandırıldı. Birçok belediye başkanımız tutuklandı, bizim il binalarımız karakol yapıldı, bizim il binalarımız Emniyet Müdürlüğü yapıldı ve Cumhuriyet Halk Partisi kadroları her zamanki gibi Türkiye’nin yararına olacak şekilde çalışmaya devam ettiler. Gelelim 1997’ye, 28 Şubat postmodern darbesine. Çok açık söyleyelim: Sokaklarda tankların yürütülmesine de askerlerin demokrasiye ayar vermesine de karşıyız. Kadınların ve erkeklerin ne giyecekleri ancak kendilerinin karar verebilecekleri bir özgürlük alanıdır. Ancak orduya, emniyete, bakanlıklara tarikatlar eliyle liyakatli kadrolar yerine tarikatçıları doldurursanız; millî eğitimi bilimsel, laik bir eğitimden alıp da bir gerici eğitimin konusu yaparsanız; buna dün karşı çıktık, bugün karşı çıkıyoruz, yarın da karşı çıkacağız…” diye konuştu.