Levent ÇİL

BİN GÜN SONRA MAHKEME...

Levent ÇİL

Sebebi nedir bilmiyorum ama bin gün sonra ilk mahkeme gerçekleşti. 4. Ağır ceza mahkemesinde başladı duruşma. Yargılananlar malum. Şeker Fabrikası'nın eski çalışanları. Bin gün sonra ortada delil kalır mı bilmiyorum. İfadesine başvurulacaklardan ölenler bile olmuştur. Rahmetli Ahmet kardeşimiz intihar edip hayatına son verdi bu süreçte. Gizli tanıklar ifşa oldu. Tanıklık yapanların işlerine son verildi. Kimse kımıldayamaz, konuşamaz oldu. Ama yine de ilk duruşma yapıldı. Yargılananlardan biri eski fabrika müdürü. Biri eski genel müdür. Çoğu idareci konumunda insanlar yargılanıyor. Duruşma ertelendi 30 Mayıs tarihine.

Ama şöyle geçmişe gitmek gerekiyor bu olayları anlamak için.

FETÖ terör örgütün en etkin olduğu, bir işareti ile insanların hayatlarının karartıldığı dönemlerde. Yani “Ergenekon” diyerek koca koca paşaların cezaevlerine atıldığı, vatan evlatlarının perişan edildiği dönemde şeker fabrikasına bir operasyon yapıldı. Şeker Fabrikası başkanı dahil çok sayıda insan gözaltına alınıp cezaevlerine konuldu. Yargılandılar sefil edildiler. Tıpkı paşaların beraat etmesi gibi o'nlar da beraat ettiler. Yani suçsuz oldukları anlaşıldı. “Bize kumpas kuruldu” diyerek yıllardır hak arıyorlar ama nafile. O kumpası kuranlar FETÖ'den cezaevinde. İşte ı kumpasların ardından birileri kayyum olarak atandı. Aslında kooperatifi seçime götüreceklerini söylediler. Yani memur olarak atandılar. (Hem de FETÖ'nün en güçlü olduğu dönemde.) Dönemin ve halen siyasetin içinde olanların çok desteğini aldılar.  Koca koca siyasetçiler “bunları biz göreve getirdik. Biz operasyon yaptık” diyerek taraflarını gösterdiler. Önce görev süreleri uzatıldı, sonra çiftçi yapıldı ve halen başkan olarak devam ediyorlar. İşte o günlerde başladı Kayseri Şekerde ki farklılaşma.

Süreç böyle işlerken şeker fabrikası çalışanlarına ve yöneticilerine operasyon yapıldı. Gözaltılar yapıldı. Kim yargılanıyor umurumda bile değil. Ama orada bir sıkıntı olduğu ortada. Etkin pişmanlıktan yargılanan bir zanlı ifadesinde odada ki sıkıntıları ortaya çıkarıyor.

“Birol Ezgin ve Bilal K. Fabrikada sohbetleri düzenlerdi. Katılmayanları dışlarlardı…”

Burada sözünü ettiği isimlerden biri çok önemli. Birol Ezgin. O günden itibaren sırra kadem bastı. Yok ortada. Tüm önemli isimler gibi Amerika'ya kaçmış olacağını söyleyenler var. Akıbetini bilmiyorum. Muhtemelen şekerin imamı. Yakalanamadı bir türlü. Kendisini fetö'nün KITMİR'i (köpeği) olarak lanse etmişti bir paylaşımında.

Birde kafalarda kalan soru işareti var. Mahkemede bir kez daha telaffuz edildi. Başkanında televizyon ekranlarında söylediği “bana bir zarf içerisinde emniyetten liste geldi. Bu isimlerin işten çıkarılması istendi” cümleleri.

Bu emniyet görevlisi kimdi?

Emniyet görevlisinin liste verme yetkisi varmıydı?

Listeyi ne için vermişti?

Bunlar da cevap bekleyen sorular.

Ama bana kimse “şekerde FETÖ yapılanması olmadı” diyemez. Bunu söyleyemez. Paranın ve makamın olduğu her yerde FETÖ vardır. Olayların başlangıcına bakınca anlıyorsunuz zaten.

Yazarın Diğer Yazıları