AK PARTİ NE OLUR?
Levent ÇİL
Belli ki, Ak Parti içerisinde bir sıkıntı var. Belli ki, Cumhurbaşkanı da bunun farkında. Belli ki, yerel seçimlerde oylarda azalma var. Belli ki, vatandaşların partiye bakışlarında değişiklik var… Bunları çoğaltabilirsiniz. Daha farklı tespitler ekleyebilirsiniz. Ama yapılan her tespitin şöyle veya böyle bir karşılığı mutlaka vardır. Çünkü; parti de bir gerileme olduğu aşikar. Genel Başkan olan sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce trenden indirdikleri, trende bekleyip iktidarda iken nimetlerden yararlanmak isteyenler ve yine trende kalıp partiye içten zarar vermek isteyenleri de topladığımız da bu sonuçların ortaya çıkması normal. Yukarda saydıklarımın verdikleri zararlar dışarıdan yapılan eleştirilerden daha zararlıdır. Birde gerçekten Ak Parti'nin bu ülkeyi daha ileriye taşıyacağını düşünenler ile Cumhurbaşkanına sevgileri sonsuz olan bir kesim var. İşte o insanlar nedeniyle Ak Parti bugün halen güçlü. Ama geçmişte birçok partinin, hatta imparatorlukların yaşadığı sıkıntı yaşanıyor. Öyle olmasa sayın Cumhurbaşkanı parti içi muhalefete bu kadar yüklenmezdi. Çünkü, partiye zarar verdiklerini o da biliyor. Seçim öncesi bu kınuları fazla gündeme taşıyamazdı. Ama artık seçşm yok. Şimdilik öyle görünüyor. Çeşitli iddialar olsa da erken seçim olacağına dair. Bu nedenle sayın Cumhurbaşkanını partide muhtemel bir yapılanma içerisine girecektir. Yapması da gerekir. Peki neler yapılabilir… Öncelikle partiye yeni bir genel başkan namzeti belirleyecektir. Bu konuda Ak Parti, en şanslı parti durumundadır. Çünkü birçok isim bu partide genel başkanlık yapabilir. Hangi ismi koysanız sırıtmaz. Geçmişte örnekleri yaşandı. Abdullah Gül geldi yaptı. Ahmet Davutoğlu geldi yaptı. Binali Yıldırım geldi yaptı. Yeni biri gelse rahatlıkla yapar. Ama işte bununda getireceği büyük sorunlar var. Herkesin başkanlık kapasitesine sahip olduğu partileri bekleyen en önemli sıkıntı “ben neden olmadım” düşüncesidir. Bu nedenledir ki; parti önümüzdeki süreçte mutlaka dağılma ve yeniden bir yol ayrımı süreci yaşayacaktır. Sayın Erdoğan bunu bildiği için yepyeni bir yol haritası ortaya koyacaktır. Bu harita için çeşitli varyasyonları vardır elbet. Ama öncelikle genel başkan adayını tespit etmeli. Bunu yaparken MHP ile kendi partisi arasında ki köprüleri daha da sağlamlaştırmalı. Sonradaparti duşundan ama herkesin kabul edeceği bir ismi namzet olarak hazırlamalı ve açıklamalı. Bu aşamada MHP ile ilişkileri çok önem taşımaktadır. Bu süreç sonunda iki seçenek vardır. Ya Ak Parti MHP’leşecek veya MHP, Ak Parti'lileşecek. Sonucu sayın Erdoğan ve Bahçelinin tutumları belirleyecek
