Hakan Çiftci

Hoca, futboldan anlıyor diyordum, ama...

Hakan Çiftci

Geçtiğimiz hafta Perşembe günü saat 17:00 gibi gazeteyi tamamlamış, son rötuşları yapıyordum.

Spor servisinden Muhammed Kösedağ kardeşime  ‘Hakemler açıklanmadı mı daha?’ diye sordum.

O da ‘Kupa maçlarından dolayı, yarın açıklanır sanırım’ diye cevap verdi.

Ben de ‘Bak gör, ya Halil Umut Meler’i ya da Alper Ulusoy’u atarlar’ dedim.

Cuma günü MHK’den açıklama geldi ve Kayserispor ile Ankaragücü arasında oynanacak olan maçın hakemi Halil Umut Meler olarak duyuruldu.

Bu tamamen rastlantı gibi görünse de, içeriğinde öngörü de var.

Ne yazık ki, bazı genç hakemler sanki anlaşmış gibi Kayserispor maçlarında yanlış karar vermek gibi bir alışkanlık edinmiş kendilerine.

Hakemler açıklanınca ‘Eyvah’ diyoruz!

Konya’dan Tayyar Haser isimli Kayserispor sevdalısı bir kardeşimiz, her maç öncesinde ve sonrasında karşılaşma hakkında görüş bildirir maç ile alakalı konuşuruz.

Tayyar kardeşimiz, ‘İnşallah, bu maçta da hakem kıyımı olmaz’ diye bir temenni de bulundu.

Ve zorlu doksan dakika sonuçlandı, nihayetinde ise, Tayyar kardeşimizin dedikleri çıktı.

Halil Umut Meler, ne yazık ki, Kayserispor’un net bir penaltısını, bir de golünü göz göre göre yanlış bir kararlagasp etti.

Halil hoca, bununla da kalmadı, Maç içinde Ankaragücü futbolcuların, topu oyuna geç sokma gibi geliştirdikleri taktiğe göz yumdu, Çoğu kritik kararını da rakip takımdan yana kullandı.

Lennon’a yapılan hareketi de sarı kart ile geçiştirecekti, ama yoğun gelen tepkilerden ötürü kırmızıyı gösterdi.

En ufak müdahaleyedüdük çaldı, bizim oynamamız engellendi.

Artık, hakemlerden yana o kadar çok içimiz yandı ki, çok fazla tepki gelmedi.

Gelse de zaten değişen bir şey olmuyor, ama gerçekten de bunların niyetini anlamak çok zor.

Kayserispor kime ne yaptı ki,böylesine canı acıtılıyor, hakkının yenmesine çanak tutuluyor, anlamakta zorluk çekiyorum?

***

Evet, maça gelecek olursak, Kayserispor, diğer karşılaşmalara oran çok daha diri ve istekli bir oyun ortaya koydu.

Bir çok net gol pozisyonuna da girdik, ama değerlendiremedik, hatta pozisyon rekoru kırdık.

Kevin Luckassen’in yavaş ve etkisiz futbolu, rakibin 10 kişi kalması gibi bir çok durumla karşı karşıya geldik.

Rakibimiz, 25. dakikada 10 kişi kaldı.

Keşke, maç 11’e 11 oynansaydı.

Rakibimiz toplamda 65 dakika 1 kişi eksik oynadı, ama biz Erzurumspor maçında olduğu gibi yine değerlendiremedik, rehavete girdik.

Maç öncesinde yazdığım gibi ‘GOL’ sorunu bu maçta da kendini gösterdi.

Anton Maglica, yeni sakatlıktan çıktığı için yerine Kevin Luckassen forma giydi.

Sürekli söylüyorum, Kevin Luckassen kötü bir futbolcu değil, ama henüz de hazır değil.

Çok güçlü bir futbolcu, her ikili pozisyonda rakiplerini yıpratıyor, ama bize gol lazım!

Hollandalı’nın hazır olmadığı gibi çok yavaş olduğu da gün gibi ortada.

Bence ikinci yarıda Kevin Luckassen oyundan çıkmalı, yerine de Anton Maglica girmeliydi.

***

Dan Petrescu’nun, özellikle son yaptığı değişiklikleri hayretle izledim.

Rakip 10 kişi, dakika olmuş 83 ve siz son hamleyi yapıyorsunuz, hem de Sapunaru’yu forvet oynatarak, olacak iş değil.

Yahu, siz 8 tane transferi neden yaptırdınız?

Bizim, gol atmak dışında problemimiz yoktu ki!

Sapunaru’yu forvette oynatmak gerçekten de çağ dışı bir hareket.

Bari Sapunaru’yu defansa al, Uğur’u gönder forvete çok daha mantıklı olurdu.

Ve bu değişiklikleri 65’te yap, 83’te değil!

Hoca, futboldan anlıyor diyordum, ama çok mu acele ettim acaba?

***

Rakip 10 kişi kaldıktan sonra Muhar oyundan çıktı, yerine ise Sabovic girdi.

Sabovic’in, Erzurumspor maçındaki etkisiz futbolundan zerre miktar ilerleme olmadığını bu maçta da gördük.

Muhar, en azından risksiz ve çabukluğuyla oyunu rahatlatıyordu, Sabovic girince maç dengelendi.

Erzurumspor karşısında Sabovic oyundan çıktı golü bulduk, bu maçta da Sabovic girdi 1 kişi eksik oynadık.

Sabovic de kötü oyuncu değil, ama hazır olmadığı da aşikar.

Sabovic’e alana kadar Pedro’yu oyuna dahil etseydi, emin olun kazanırdık.

Geçtiğimiz hafta maç yazısında ‘Acaba yine mi menajer oyununa geldik?’ diye şüphelerim vardı, sanırım yine aynı hatalar yapılmış.

Ligin en az gol yiyen, ama gol atmakta sıkıntı yaşayan takımı ne Angon ne de Kevin kurtarabilir.

Yazarın Diğer Yazıları