SAVAŞ..
Ahmet ZORLU
Zorunlu olmadıkça;
Savaş cinayettir.
Savaş felakettir.
Savaş sefalettir.
Savaş esarettir.
Savaş sönen ocaklardır.
Savaş anaların gözyaşıdır, ağıdıdır.
Savaş çocukların babasız kalmasıdır.
Savaş yıkımdır.
Her savaş, arkasında 3 ordu bırakır.
Sakatlar Ordusu, Yas tutanlar Ordusu ve Hırsızlar Ordusu.
Emperyalizmin ve dünya silah tröstlerinin ise en çok sevdiği olgudur savaş.
Zira pazarları genişler, paraya para demezler.
Kimin kiminle savaştığı değil, savaşmalarıdır onlar için önemli olan.
Atılan her füze, uçurulan her uçak Emperyalizmin cebine dolar olarak girer.
Günümüzde Emperyalizm, savaşın yıkıcılığından kendi halklarını korumak için icat etmiştir, bu nedenle Vekalet Savaşlarını.
Zira Emperyalizm için en ucuz şey, başka milletlerin askerinin döktüğü kandır.
Ama ülkeler güvenlikleri risk altında ise, elbette gereğini yapmak gibi bir sorumlulukla da karşı karşıya kalırlar.
Bu gün Kuzey Suriye’de ABD ve Rusya’nın karşı karşıya geldiği bir süreç yaşıyoruz.
Suriye’nin meşru iktiarı Rusya ve İran’ı ‘Garantör Ülkeler’ olarak davet etmiştir.
ABD İse Mazlum Kobane isimli bir Vatan Haini’ni taşeron olarak görevlendirmiş ve Suriye’nin Kuzeyinde fiili bir yapı oluşturmuştur.
Rusya Sıcak Denizlere inme hayalini gerçekleştirmenin, ABD ise sınırsız Petrol Kaynaklarına konmanın mutluluğunu yaşamaktadır.
Gelinen noktada, iki emperyalist gücün kozlarını paylaşmaları gereken Suriye’deki son noktanın adı ise Idlip’tir.
Rusya’nın, vekalet savaşında kullanacağı güç bellidir. Tüm dünyanın meşru kabul ettiği Suriye Rejimi ve rejimin ordusu.
Ama ABD Suriye’nin bu kesiminde kullanabileceği bir güce sahip değildir.
Eğer Suriye rejimi ilerlemesini sürdürürse, ülkesinin bu bölümünü ayrılıkçı cihadist teröristlerden temizleyecek ve bu sefer de gözünü ABD’nin kontrolü altındaki bölgelere yönlendirecektir.
Bu nedenle ABD’nin Suriye Rejimini sıkıntıya sokacak bir yapılanmaya ihtiyacı vardır.
İşte bu günlerde, birden bire yeniden dost oluverdik ABD Emperyalizmi ile.
Daha düne kadar, PKK-PYD yapılanmasına sağladığı binlerce tır silah yardımını, milyonlarca ABD Doları Para yardımını unutarak.
Idlip’te Türk Silahlı Kuvvetlerini bir savaş macerasına sürüklemeyi planlayanları akl-ı selim’e davet ediyorum.
Suriye topraklarında çıkar savaşı veren ve maşa kullanan bu iki dünya devinin tek amaçları vardır, Suriye’de bir şekilde kalıcı olmak.
Dolayısıyla ne Rusya, ne de ABD Türkiye’nin dostu değildir.
Türk Milletinin gerçek dostu Suriye Halkı’dır.
Suriye konusunda izlenen politikada ise Türkiye, gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemiş, yanlışlıklar silsilesi devam etmektedir.
Dolayısıyla, çıkacak bir savaş ABD ve Rusya’nın çıkarına olacaktır.
Daha da önemli Suriye Topraklarında, Suriye Ordusu ile girilecek bir savaşta şartlar da eşit değildir.
Suriye Hava Sahası Türk Uçaklarına kapalıdır.
Hava destekli olmayan hiçbir askeri harekatın ise günümüz koşullarında başarı şansı hiç yoktur.
Ve hepsinden önemlisi, bu gün sırtımızı sıvazlayarak bizi Suriye Ordusu ile çatıştırmaya çalışan ABD ve NATO, çıkacak bir çatışmada, “Meşru bir askeri harekat değildir” diyerek Türkiye’ye vaat ettikleri desteğin D’sini bile vermeyecektir.
Lütfen Akl-ı Selim.
Lütfen sağduyu.
