İKİ VEKİL, 4 BEYANAT..

İlk açıklama Sayın Mehmet Özhaseki’den..
Özhaseki, “Kayseri’yi ilgilendiren projeleri yakından takip ediyorum. Hava İkmal Millet Bahçesi’den Kayseri Havalimanı’na; Belsin - Terminal - Şehir Hastanesi - Nuh Naci Yazgan Raylı Sistemi’nden Kayseri Hızlı Tren’e kadar, Kayseri özelinde yapılması planlanan ve ülke gündeminde yer edinebilecek bütün projeleri birebir takip ediyorum.” diye buyurmuşlar.
Zahmet oluyor Sayın Vekil.
Demek ki, bu projeler şimdiye kadar bire bir takip edilmemiş.
Konya’dan önce gündeme aldığımız tramvaya Konya’dan 7 yıl sonra bindi isek, Konya ile birlikte gündeme gelen Hızlı Tren Projesine ise hayal olarak bakarken, Konya-Ankara arası hızlı tren tıkır tıkır çalışıyorsa, partinizden seçilen milletvekilleri ve Büyükşehir Belediye Başkanı olarak siz şimdiye kadar ne yapıyordunuz, gerçekten merak ediyorum.
Ha bir de bu köşede daha önce dile getirdiğim, 2008 yılında, yani siz bakanken ihale ettiğiniz bir çalışma vardı, 2 milyarın üzerinde ödenekli Ankara-Kayseri Hızlı tren altyapı ihalesi. Çok sayıda firma da katılmıştı. Sahi o ihale ne oldu?
O 2 milyarlık ödenek nereye gitti?
Yoksa bu bir seçim kandırmacası mıydı?
Efendim ikinci açıklama, memleketimizin medar-ı iftiharı Dr. İsmail Tamer’den.
Sayın Tamer de, “Döviz ve altındaki artış bizi ırgalamaz”cılardan.
Diyor ki;
“Hedeflerimize yürümeye devam ediyoruz. Türk Ekonomisi büyümeye devam ediyor. Milletimiz kendisi için çalışanların yanındadır.
Her şey yolunda. Tüm Dünyada Pandemi nedeniyle Ekonomilerinde durağını yaşayan güçlü ülkelerin aksine Türk Ekonomisi büyümeye devam ediyor. Hükümetimiz Cumhurbaşkanımızın dirayetli yönetimi ile dimdik ayaktadır. Her türlü kriz senaryosunu şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da boşa çıkaracağız ve hedeflerimize yürümeye devam ediyoruz. Türkiye yükselmeye devam eden güçtür. Ekonomide, dış politikada, terörle mücadelede, iç politikada, sosyal politikalarda hedeflerimize yürümeye devam edeceğiz. ‘Millet siyaseti’mize ‘lejyoner siyaseti’ ile karşı çıkanların propagandalarının amacını görüyoruz. Milletimizin talimatları ile konjonktüre dayanmayan, kalıcı ve sürekliliği olan politikalarla ekonomimizin, güvenliğimizin ve demokrasimizin gücünü garanti altına alan adımları atmaya devam edeceğiz. Milletimiz kendisi için çalışanların yanındadır.”
Şimdi ben ne diyim? Bu kadar güzel ambalajlanmış bir söylemi eleştirmek haddimize mi düştü?
Zaten eleştirdiğimiz zaman, mahdum yine Cimer’e başvurup “Aslında babamı eleştirirken Sayın Cumhurbaşkanını de eleştiriyor bu yazar” diye dilekçe verir.
Sonra gelsin ifade, gelsin dosya dolusu yazışma.
Buradan, şikayetine karşılık verdiğim ifadede de belirttiğim bir cümleyi tekrarlayayım, mahdum efendi..
“Sayın Cumhurbaşkanı senin para kazanmaktaki maharetini! bilse, babanı Ankara’dan, seni de Kayseri’den sopayla kovalar..”
Zira, 2002 seçimlerinden başlamak üzere, Kayseri’den vekil olarak seçip gönderdiklerimizin tamamı, bu kenti görmemezlikten geldi.
18 yıldır bu kent gelişme noktasında yerinde saydı.
Kamu yatırımlarından yararlanamadı.
Bir çok siyasetçi ‘kenti’ için çalışırken, bizimkiler ‘kendi’ için çalıştı.
Şimdi, Memduh Büyükkılıç’ın çabaları ile programa alınan Hava İkmal Millet Bahçesi için “Ben yaptırıyorum, TOKİ ricamı kırmadı”cılar bu iş üzerinden hava atmaya çalışıyor.
Ayrıca Kayseri Halkı bu Millet Bahçesi’nin de bir rant projesi olduğunu çok iyi biliyor.
TOKİ bu devasa alana yatırım yapıyorsa, uçuna konduracağı beton kalelerin hatırına konduruyor.
Göreceğiz, Millet Bahçenizde, Salatalık yerine yetiştireceğiniz Beton Abideleri, merak etmeyin..
Efendim son konu, Kayserispor.
Kayserispor’a en önemli finans desteğini sağlayan şirketlerin CEO’su Sayın Alpaslan Baki Ertekin sosyal medya platformunda bir paylaşım yaptı.
Aynen şöyle diyor;
“Dün gece 2 saat Hes Kablo Kayserisporumuzu konuştuk. Borcun bu kadar artmasında vebali olanlar belli, hesabı da sorulacaktır. Berna hanım emanetin farkında ama kişilere bağımlı olmaktan kurtulmanın yolu hızlıca şirketleşmektir. Sorumsuz yöneticiler ve dernek statüsü ile sonuç ortada.. 160 milyon cirolu şirketimizin yöneticisini onlarca cv arasından seçiyoruz, attığı adımı, aldığı nefesi izliyoruz.160 milyon harcayacak kulüp başkanını genel kurulda 3 dakikada seçip gidene kadar hesap sormuyoruz. Sonra da şaşırıp kulüpler niye batakta diyoruz. Ben de buna şaşırıyorum..”
Anladığım, Kayserisporun geriye dönük hesapları ile ilgili inceleme tamamlanmış ve Denetçiler Raporunu hazırlamış.
Anlamadığım, bu raporu neden bir başka komisyon inceliyor, varsa bir yolsuzluk, varsa bir usulsüzlük, bundan sonrasının Cumhuriyet Savcıları, Mali Polis ve Savcıların görevlendireceği bilirkişilerce yapılması gerekmez mi?
Kayserisporun sırtına asalak gibi yapışıp, zengin olanların çevirdikleri dolaplar açığa çıkarılmadıkça, vicdanlar huzura ermez.
Kulüp Başkanı Berna Gözbaşı ve kent yöneticilerinden, Bağımsız Denetçi Raporları üzerinden top çevirmek yerine, meselenin yargıya havale etmelerini bekliyor bu taraftar.
Bu sağlanmadığı tekdirde, vicdanlar huzur bulmayacaktır..
Efendim gelelim 4. Beyanata.
Kayseri Şeker Fabrikası’nı başarıdan başarıya koşturan!, bilançosunun borç hanesine milyarlık rakamlar yazdıran Zat-ı Muhterem, Şekere yüzde 30 zam istemiş.
Bu açıklama, ülkenin yıllık enflasyonunun yüzde 11’lerde olduğu bir dönemde, iktidarın ekonomik uygulamalarının gerçekçi olmadığının ikrarı ve itirafıdır.
Ama ben Sayın Akay’ı, yine mahkemeye koşup benden davacı olmasına engel olmak bakımından bu talebinin değerlendirmesini, o fabrikayı yıllarca yöneten ve başarıdan başarıya koşmasını sağlayan bir başka isme havale ediyorum.
Bakınız Sayın Ayhan Teke, Hüseyin Akay’ın ususal TV Kanallarında da yer bulan zam talebi için neler söylüyor;
“Şirket yönetmesini bilmeyenlere şirket teslim edilirse olacağı budur. %30 zam ile kale duvarının yanındaki ayakkabı boyacısı da bunlardan daha iyi yönetir şirketi. 430 bin ton şeker kotası olan bir şirket hiç zam peşinde koşar mı? Hiç zarar eder mi? Bu koşullarda en az 450 milyon TL kar etmeniz gerekirdi. Edemediyseniz sorun yönetim sorunudur. Konya Şeker neden şekere zam istemiyor? Recep Konuk neden bu konuda hiç demeç verip sizin gibi ağlamadı? Onların şeker kotası da 435 bin ton. Sözün özü: Mevcut koşullarda Kayseri Şeker için %30 şeker zammına ihtiyaç yoktur. Kayseri Şeker için, Şirket yönetmesini bilenlerin iş başına gelmeleri tüm sorunları çözer.”
Bu günlük bu kadar.
Yarın yine buradayım efendim..