Durmaz: Silahlar gömülmezse silahı tutan mutlaka gömülecektir

Kayseri'de konuşan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla başlayan sürecin yeni bir çözüm veya açılım süreci olmadığını belirterek, Terör örgütüne silah bırakıp teslim olmaktan ve emperyalistlerin taşeronu olan yapılarını lağvetmekten başka çare yoktur. Eğer silahlar gömülmezse, silahı tutanlar mutlaka gömülecektir!' dedi. Ayrıntılar Kayseri Olay haber bülteninde…

Durmaz: Silahlar gömülmezse silahı tutan mutlaka gömülecektir
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Milliyetçi Hareket Partisi’nin Belediye Meclis Üyeleri İstişare ve Değerlendirme Toplantılarının 7.’si Kayseri’nin ev sahipliğinde Nevşehir, Niğde, Aksaray, Malatya ve Elazığ illerini katılımı ile gerçekleştirildi. Toplantının açılışında konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024 tarihinde partisinin grup toplantısında yaptığı "Şayet tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM'de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın"  çağrı sonrasında yaşanan sürece dikkat çekti. Yeni bir çözüm yada açılım sürecinin söz konusu olmadığını vurgulayan Durmaz, Türk milletini muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıdığımızda, Turan’a erdiğimizde, nizam-ı âlemi tesis ettiğimizde, davamız da biz de zafere ulaşmış olacağız.  Lakin yolumuzdaki engelleri temizlemek ve önümüzü çıkarılan bariyerleri yıkıp yerle yeksan etmek zorundayız. Bu kapsamda, Türkiye’nin gelişmesindeki en büyük engel ise şüphesiz bölücü terör örgütü PKK’dır.  Hamd olsun; son yıllarda Cumhur İttifakı’nın kararlı iradesiyle insanlık düşmanı teröristler, yurt içinde bitme noktasına geldi.  Başarılı sınır ötesi operasyonlarla da bataklıkların çoğu kurutuldu.  Beli kırılan terör örgütünü tarihe gömmeye ve ‘Terörsüz Türkiye’ hedefine ulaşmaya ramak kaldı. Bu anlamda Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin ortaya koyduğu irade; bölücü terör örgütünün, ülkemizin ve milletimizin gündeminden tamamen çıkarılmasına yönelik stratejik bir adımdır. Yaşanan gelişmeler kapsamında söylemek istediğimiz şudur: Terörle veya teröristle müzakere, münazara veya mütareke yoktur. Yeni bir çözüm veya açılım süreci kesinlikle söz konusu değildir! Terörle mücadele askeri ve hukuki alanda sürmektedir ve son terörist yok edilinceye kadar da devam edecektir. Uzatılan el, atılan adım; tabiri caizse köprüden önceki son çıkıştır. Bilge Liderimiz; 1000 yıllık kardeşliğin korunması adına Türk milletinin en büyük şansıdır ve tarihin üzerine yüklediği sorumluluğu yerine getirmektedir.  Terör örgütüne silah bırakıp teslim olmaktan ve emperyalistlerin taşeronu olan yapılarını lağvetmekten başka çare yoktur. Eğer silahlar gömülmezse, silahı tutanlar gömülecektir! Yeni yüzyılda, artık üzerimize oynanan oyunların farkında olarak, milli kenetlenmenin sağlandığı, birlik ve beraberlik ikliminin hâkim olduğu bir Türkiye’yi inşa etmeliyiz.’ dedi. 

İYİ Parti’ye yüklendi!

İsim vermeden İYİ Parti’ye yüklenen Durmaz, İYİ Parti’nin tribüne oynadığını ifade ettiği konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘Bu anlamda; dün, PKK’nın siyasi uzantılarıyla ittifak yapanların, milletten gizli saklı, kapalı kapılar ardında buluşup Türksüz bir Anayasa taslağı hazırlayanların, gizli protokollerle seçim satanların, ‘burası Kürdistan’ diyene ağızlarını açamayanların,  şehit yakınına küfredeni milletvekili yapanların, HDP’lilerin ‘bizim oylarımızla o koltuklarda oturuyorsunuz’ sözüne cevap veremeyenlerin, bugün bir anda milliyetçi kesilmeleri, milliyetçilik adına ahkâm kesmeleri tribüne oynamaktan başka bir şey değildir! Milliyetçi Hareket Partisi’nin milliyetçilik anlayışını, Liderimizin Milliyetçiliğini tartışmak sorgulamak, söz konusu mankurtların haddi değildir. Herkes haddini hududunu bilmeli, ağzından çıkan lafa dikkat etmelidir! 

Tarihi fırsat!

Sayın Genel Başkanımızın aldığı inisiyatif, attığı adım ve uzattığı el; etnik veya mezhebi, hiçbir ayrışmaya zemin oluşturmadan, milletimizin arasına nifak sokulan, kardeşlik bağlarına mayın döşenen her bir alanı temizlemek için tarihi fırsat olarak değerlendirilmelidir.  Temelinde bin yıllık kardeşlik hukukuna dayanan, bir arada yaşama iradesi ve arzusu olan söz konusu tarihi adımı istismar etmek isteyenler, bu milletin birliğine beraberliğine kastedenlerdir. Bu nedenle diyoruz ki; gelin, Türkiye üzerine oynanan oyunların bir parçası olmayın!  Uzatılan el ve iyi niyetimiz suiistimal edilirse tarih hükmünü icra edecek, iyileşme göstermeyen bu kanser hücresi bünyeden ebediyen temizlenmek için sökülüp atılacaktır! Başka yol yoktur, başka çare kalmamıştır!’