Çizgi filmler çocukların zihinsel gelişimine zarar veriyor
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Nevzat Özer, çizgi filmlerin pedagojik açıdan çocukların zihinsel gelişime zarar verdiğini söyledi.
Çizgi filmlerde saldırganlık, şiddet ve cinsellik öğelerinin masumlaştırılarak çocuklara servis edildiğini belirten İl Müdürü Özer, çizgi filmler konusunda özellikle aileleri bilinçli olmaya çağırdı. Sevgi ve şiddetin öğrenilen olgular olduğuna dikkat çeken Özer, “Çocuklar ekrandan daha çok şiddet öğesi gördüğü için, rol model olarak bu davranışı alıyor, ekranda gördüğü bir şiddeti örnek alarak yakınlarına ya da arkadaşlarına uygulama eğilimine giriyor. Bilimsel açıdan yaklaştığımızda insan doğasında iki yıkıcı güç var, bunlardan biri saldırganlık, diğeri ise şiddet ve cinsellik. Pedagojik açıdan değerlendirdiğimizde çizgi filmlerin çocukların ruhsal dünyalarında önemli yaralar açtığını görüyoruz” dedi.
Çizgi film karakterleri çocukların gerçek dünya ile bağını koparıyor
Çizgi film karakterlerinin de, çocukların gerçek dünya ile uyumunda sorun oluşturduğuna vurgu yapan Özer, “Çizgi filmlerde son zamanlarda absürd, insan figürüne benzemeyen karakterleri de çok görüyoruz. Herhangi bir ağaç parçası, plastik parçası ya da bedeni insan kafası farklı bir canlının olduğu karakterler karşımıza çıkıyor. Ya da tam tersi aşırı fiziki güzelliğin ön planda olduğu karakterler var. Bunları izleyen çocuk gerçek hayata karşı kafa karışıklığı da yaşayabiliyor” diye konuştu.
Cinsellik öğeleri erken ergenlik nedeni
Cinsellik öğelerini erken yaşta görmeye başlayan çocuklarda erken ergenlik ve karşı cinse farklı eğilimler görüldüğünü kaydeden Özer, özellikle aileleri çocuklarının ne izlediği konusunda daha dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.
Çocukların odalarında televizyon ve bilgisayar bulundurulmamalı
Konuyla ilgili olarak aile dışında okulda bilinçlendirmenin de önemli olduğunu dile getiren Özer, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya’nın önderliğinde Türkiye’de bu alanda çalışmalar yapıyoruz. Ebeveynlere bu filmler karşısında nasıl bir tutum izlemeleri konusunda Bakanlık olarak çalışmalarımız var. Çocuklarımızı elektronik bakıcılardan korumak için çocuklarımızla nitelikli zaman geçirmek son derece önemli.0-15 yaş arası çocukların odalarında kendilerine ait bilgisayar ve televizyonların olmamasını öneriyoruz. Özellikle bilgisayarların ortak kullanım alanlarında olmasını istiyoruz. Ailelerin, çocukların internet hareketlerini kontrol etmeleri ve bazı filtreleme programları kullanmalarını öneriyoruz” ifadelerini kullandı.