Selda Avcı

EVLADIN DA HAYIRLISI!

Selda Avcı

Geçtiğimiz hafta çarşamba günü radyo programım bitti ve eve gelmek üzere aracıma doğru yaklaşırken 55-60 yaşlarında beli bükülmüş, yüzünün her bir yanı kırışıklıklara teslim olmuş, yüzünde hüzün ifadesi yer etmiş yaşlı bir teyze titrek sesi ile arkamdan seslendi ve bana doğru gelmeye başladı. Arkamı dönüp baktığımda teyzenin gerçekten ihtiyaç sahibi biri olduğu her halinden belliydi, üzerindeki kıyafetleri eski ve yıpranmıştı.
Açıkçası teyzenin o halini görünce ilk başta tedirgin oldum durup, durmamak ta, onu dinleyip, dinlememekte tereddüt ettim fakat derdinin ne olduğunu anlamak için onu dinlemem gerektiği kanaatine vardıktan sonra durdum ve buyur teyze dedim. Kızım sakın beni dilenci sanma ve yanlış anlama senden bir ricam olacak bana yardımcı olabilir misin? dedi. Akşamın o saatinde yaşlı bir teyze benden yardım istiyordu ve ben buna duyarsız kalamazdım.


Teyze yapabileceğim bir şey ise seve seve yardımcı olmaya çalışırım buyurun dedim. Estağfurullah kızım dedi ve utana sıkıla ekledi. Kızım ben eve gideceğim ama yol param yok bana yardımcı olabilir misin? dedi. Saate baktım 19.30 civarı idi o saatte yaşamış olduğumuz sıkıntılı süreçten dolayı otobüs yada tramvay ile evine gitmesi zor bir ihtimaldi. Teyzenin evi ise benim evimin zıt istikametinde Belsin tarafında idi ama o teyzeyi akşamın o saatinde orada öylece bırakıp gidemezdim buna vicdanım asla elvermezdi. Gel teyze sen bana yolu tarif et ben seni evine bırakayım dedim ve teyzeye maske ve eldiven verdikten sonra araca aldım. Bu sırada eşimi arayarak bu durumu ona anlattım biraz geç kalacağım bilgisini verdim. Eşim tedirgin oldu bu durumdan ama teyzenin adını,soyadını,telefon numarasını eşime verdikten sonra yarı gönlü var yarı gönlü yok endişeli bir şekilde onu evine bırakacak olmamı kabul etti.
Teyze yaşına rağmen oldukça çökmüş ve hüzünlü bir yüz ifadesi vardı, yüzündeki her bir kırışıklık yaşadığı sıkıntıları adeta anlatır gibiydi.

Yolda giderken ister istemez karşılıklı bir sohbet başladı. Teyze bana evli misin?Çoluk çocuk var mı? Ne iş yapıyorsun? gibi sorularını ardı ardına sıraladı sorularının cevabını verdikten sonra, kısa bir sessizlik hakim oldu. Bu kez ben başladım ona benzer soruları sormaya!Teyzenin dört çocuğu varmış.Eşini genç yaşta trafik kazasından kaybeden teyze tek başına arı ve namusu ile saçını süpürge ederek evlatları için yaşamış ve hayatını onlara adamış. Teyzenin yüzü kocasından yana gülmemiş, eşinden ona kalan sadece bir emekli maaşı imiş çocuklarının hatırına eşinin yaptığı her türlü kötülüğe, dayağa susup oturmuş, el alem ne der diye.
Büyük oğlunu kanserden, kızını ise trafik kazası sonucu kaybeden teyze evlat acısını anlatırken gözlerinden yaşlar yanağını süzülüp geliyordu. Teyze seni üzmek için sormadım kendini iyi hissetmiyorsan anlatma boşver dedim. Yok kızım aslında bana da iyi oldu konuşmak derdimi içime ata ata kimseye anlatmadan içimde yaşayalı uzunca zaman oldu meğer konuşmaya ne çok ihtiyacım varmış seni bana Allah gönderdi kızım dedi ve anlatmaya devam etti. O anlattıkça zaman zaman bende gözyaşlarıma hakim olamadım, Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın inşallah.

İki çocuğunu çeşitli sebeplerden dolayı kaybeden teyzenin geriye kalan iki çocuğu ise ne yazık ki hayırsız çıkmış, kızı ve oğlu tarafından şiddete maruz kalan teyze evde çalışan kimse olmadığı için temizliğe gidip ekmek parası kazanıyormuş. Belediyeler, Kaymakamlıklar yardımda bulunuyor kızım ama elden gelen öğün olmaz, oda vaktinde bulunmaz dedi. Allah devletimize zeval vermesin, bu günümüzü aratmasın bizden daha kötü durumda olanlar var, Allah onlara da yardım etsin inşallah dedi. Teyzenin dualarına amin diyerek dinledim.

Teyzenin oğlu çalışmadığı gibi annesinden sürekli para isteyip, sağda, solda aldığı gün parayı harcayıp yeniden annesinden para istiyormuş, annesi para yok oğlum! daha dün verdim dediği anda ise annesine şiddet uygulayarak susturuyor muş. Kızının ise dünyadan haberi yokmuş, odasından dışarıya sadece karnı acıktığı zaman çıkıp, karnını doyurup yeniden odasına girer akşama kadar uyurmuş. Tüm yük ise o yaşlı teyzenin omuzlarındaymış. Teyzenin bu haline çok üzüldüm Allah evladında hayırlısı nasip etsin diye boşyere söylenmemiş, bakın hayırsız evlat annesini işte genç yaşta böyle çökme raddesine getirirmiş. Eve doğru yaklaşırken evlerinin yakınında bir markete gidip onun için ufak tefek alışveriş yaptım cüzi bir miktar üzerimde bulunduğu kadarı ile de para verdim. Bu sırada teyzenin evine geldik. Kızım Allah işini, gücünü rast getirsin, birini bin etsin. Allah seni her zaman iyi insanlarla karşılaştırsın, kazadan, beladan esirgesin dedi. Bana bin bir türlü dualar eden teyzenin en sevdiğim duası ise Allah sana evlatlarının gününü göstersin inşallah kızım demesi oldu. Allah senin de evlatlarına senin kıymetini bilmeyi nasip etsin inşallah teyze dedim ve oradan ayrıldım. Yol boyunca teyzenin anlattıkları ve o hüzünlü hali hiç gözümün önünden gitmeden eve geldim.

Yazarın Diğer Yazıları