
BİR TUHAF ÖĞRETMENLER GÜNÜ YAZISI!
Cafer ZENGİN
Eskidendi, “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurdum” sözünün anlamlı ve düşündüren manası.
Şimdi devir değişti.
İnsan değişti.
Eğitim zaten aydan aya, Bakan’dan Bakan’a değişti.
Eğitimci de baştan sona değişti.
Öğrenci de yeniden şekillendirildi.
Artık bilime göre değil, siyasete göre elbise biçildi…
Yol çizildi…
Örneğin “Bilim Çin’de de olsa gidin alın” dendi.
Ama bu da değişti.
Çünkü eğitime de Çin malı girdi.
Hatta Çin malı sivil toplumculuk bile yerleşiverdi.
Adamına, devrine göre toplumculuk insanın ruhunu ele geçirdi.
Eğitimdeki atamalarda Çin malı kriterler aranır oldu.
Bu da devre göre adamcılığın altın çağıydı.
Uzatmaya gerek yok, demem o ki, her alanda başarıya değil, güçlüye kim yakınsa kral oydu.
Peki, eskidende bu tablo var mıydı, evet vardı.
Ama ilgililerine sordum, dediler ki hiçbiri bu kadar yara açmadı.
Neyse, bu kadar keder yeter…
Hak edene hakkı vermek gerek derler…
Bugün Öğretmenler Günü…
"Zaten başınızı örtmüyorsunuz, size tecavüz de mübah, kötülük de mübah" diyen Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni L.Y.İ.;
Erkek öğrencilerden taciz timi kurup, "Kısa etekli kız öğrencileri taciz edin ki giymesinler" diyen Filiz G. ve benzerleri hariç, tüm gerçek öğretmenlerin Öğretmenler Günü kutlu olsun…
Yeni nesil aydınlık ülkemin, aydın öğretmenlerinin eseri olsun…
Yazıyı okuyup, kıskanan, kaş çatan, bıyık büken, hadi oradan diyenlere de, 7 düvelle yarışmak için “Bilimsel eğitim ve eğitimcilik şart” sözü küpe olsun…