BİR GARİP SİYASİ DÜZEN!
Cafer ZENGİN
Anlamak gerçekten çok zor…
Adam asgari ücretle geçiniyor.
Ayda bin TL maaş alıyor.
Ve bu düzen hiç değişmesin, devam etsin istiyor.
Facebook deyimiyle, 2 liralık dürüm yiyor ama kendisine bir faydası dokunmayan milyonluk adamları övüyor(!)
Adam emekli, belli…
Beli çökmüş, bıyıklar yana kaymış, berberine hasret kalmış…
Üzerindeki ceket desen solmuş, ayakkabılar toz olmuş…
Ve yanına otursan, selam versen bir bir sayıyor bitmeyen dertlerini…
Ofluyor, pufluyor, yandım, bittim diyor…
Ama aynı tas aynı hamam devam etsin, yetmez ama yine evet diyor(!)
Adam işsiz, iş bulamıyor…
Cebinde kuruşa muhtaç, anlayacağınız aç oğlu aç(!)
Ama iş düzeni savunmaya gelince, gözü kararıyor…
Gözleri büyüyor, yüzü kızgınlıktan kırmızılaşıyor…
Ağzından ateş çıkıyor, etrafına tehlike saçıyor!
Sinirleniyor, geriliyor…
Hani “kardeştik” diyoruz ama fayda etmiyor…
Pire için yorgan yakıyor…
38’lerin, 50’lerin Türkiyesi’ne demir atıyor, beynine kazınmış havuz medya belgeselleriyle, enkaz edebiyatından bir türlü çıkamıyor.
Dünyayı da hala o dünya sanıyor…
Elin oğlu Mars’ta su ararken, bizimki hala Gesi Bağları’nda dolanıyor(!)
Demem o ki;
Vardır hepinizin sağında, solunda ülkeyi tozpembe sananlar…
Güzel lafa aldanıp, gerçekleri umursamayanlar.
Ve unutulmuşluğu kendilerine kar sayanlar…
İşte ağzınızla kuş tutsanız, düşünmek istemeyene, öğrenmeye üşünenlere meselenin özünü anlatmak çok zor.
Çünkü gerçekler acıdır ve her devirde adam kor mu kor…
Bu nedenle düzenden memnunsa kişi, körü körüne savunmaktır onun öncelikli işi…
Ama merak etmeyin, ömür tükenince anlar, dilekçesini de ilgili makama bir güzel yazar…
Yani aslında bu kısa hayatta herkes kendi kuyusunu kazar.
