Ahmet ZORLU

UFUK..

Ahmet ZORLU

Kayseri olarak yaşadığımız en büyük sorun, ufkumuzun karartılması..

Yılın ilk sabahı yerel gazetelerin manşetlerine bakıyorum, ufkumuzun ne kadar dar bir alana sıkıştırıldığını, içim kararak izliyorum.

Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç 2020’de temeli atılacak Dev Projeleri! anlatıyor, manşetlerde.

Hava İkmal Şehir Parkı’nın temeli atılacakmış.

Keykubat Millet Bahçesi tamamlanacakmış.

Tramvayda 2 yeni hattın daha temeli atılacakmış.

Camii Kebir Kentsel Dönüşüm Projesine başlanacakmış.

Sahabiye Kentsel Dönüşüm Projesinin ilk etabı teslim edilecekmiş.

Beydeğirmeni Bölgesinde yatırımlar hız kanacakmış..

Ticaret Odası Başkanı ise 10 Babayiğit bulup Savunma Sanayi yatırımı sözü veriyor.

Tam 200 kişiye istihdam! müjdesiyle oturuyor bir gazetenin manşetine.

Sanayi Odası Başkanı daha temkinli. “Ekonomik büyüme için üzerimize düşeni yapacağız” diyerek geçiştiriyor meseleyi.

Ticaret Borsası Başkanı ise, Tarımsal ve Hayvansal üretimin artırılmasının önemine dikkat çekiyor sadece.

Yani bu kenti yöneten kurumların başındaki insanlar ortaya koydukları projelerle, ufkumuzun aslında ne kadar daraltıldığını açık açık ikrar ediyorlar, farkında mısınız?

İktidarda, 18 Sene..

Yerel Yönetimlerde, 25 sene..

Geldiğimiz nokta,  bırakın işi gücü, istihdamı, üretimi, hala bedava çay-kek ve çimlerin üzerinde yuvarlanan  yarı aç bir millet taahhüdü..

Yeni olan hiçbir şey yok.

Oysa gidin Eskişehir’e.

Her sabah, ülkenin bir çok ilinden otobüslerle insanlar, Eskişehir’de yaratılan ‘Belediyecilik Mucizesi’ni görmek için akın akın bu vilayete geliyorlar.

Kültürü, sanatın, bilimin özgürleştirilmesi ile Anadolu Bozkırında yaratılan başarı hikayesini yerinde görüyorlar.

Eskişehir’in Erciyes’i, Sultan Sazlığı, Bizans, Roma ve Selçuklu eserleri yok.

Ama buna rağmen cazibe merkezi.

Yani Turizmden başlanmalı, kent ekonomisine katkı sunmaya.

Peki biz ne yaptık, Erciyes Kayak Merkezine Milyarlık yatırımlar yaptık.

Umudumuzu Arap Turistlere bağladık.

Yıllarca Arap Turist getirebilir miyiz acaba diye kapı kapı dolaştık.

Şimdi Erciyes’i kiraya vermeye karar verdik.

Çünkü fizibilite aşamasından itibaren, hedeflediğimiz kitle Araplardı.

O nedenle de, kayak pistlerinde bile neredeyse harem-selam uygulamasına yönelecektik.

Defalarca yazdım, ‘Dağcılık ve kayak çağdaş dünyaya özgüdür.Siz Avrupa’dan gelecek insanın, sosyal ihtiyaçlarına göre bir planlama yapmazsanız elinizle yarattığınız turizm değerini elinizle öldürürsünüz’ diye..

Önce buraya otel yapmak için arsa alanlar çekildi geriye.

Sonra umut Ruslara bağlandı.

Ama onlar kışın Erciyes’i değil, Uludağ’ı seçtiler. Daha fakir olanları ise Palandöken’i kendilerine yakın buldular.

Bizim Erciyes’teki turizm dahileri ise hala sucuk-ekmek satarak Kayseri Turizmini ihya edeceklerini sanıyorlar.

Sonuç ortada.

Buna rağmen, inşallah Erciyes’teki yapıyı güçlü ve çok uluslu bir turizm şirketi alır da,  ‘Turizm nasıl gelişir?’i, Arap Hayranı yönetenlerimize gösterir demekten de kendimi alamıyorum.

Unutmadan, bir de balon komedisi var.

Kent Merkezine 80 Kilometre mesafede balon uçurmaya başladık ya..

Kapadokya Bölgesinin üzerinde balonla uçmak isteyen turistten para kazanacaktık ya..

Ben söyleyeyim, 65 kilometre mesafede, Kapadokya’nın Merkezinde balonun her türlüsü varken kimse 80 kilometre giderek, Kapadokyanın kenarını seyretmez.

Yani diyeceğim, üretim, yatırım, tanıtım ve pazarlama bir bütünün parçalarıdır.

Bu dört unsuru bir araya getirmek için ise iyi bir fizibilite ve proje çalışması gerekir.

Bunlardan biri eksik kalırsa, diğerlerinde başarılı olunamaz.

Bu dörtlüyü bir arada geliştirmek ise liyakatli insanların yönetimde olması ile mümkündür.

Yukarıda Eskişehir’i örnek gösterdim.

Kayseri’yi yeniden keşfetmenize gerek yok.

Üretimde, yatırımda, tanıtım ve pazarlamada başarılı olmuş vilayetlerimiz var.

Tamam Eskişehir’de CE HA PE’li biri var diyorsanız, size bir başka adres.

Konya’yı görün.

Konya Şeker’in başarı hikayesini inceleyin.

Sonra da, Kayseri Şeker’in başına  getirdiğiniz Hocanın Yaverlerinin! dev yapıyı nasıl katrilyonlarca borca sokup çivi bile çakmadığının hesabını sormayı deneyin.

Konya’da, her alanda  gerçekleşen başarı hikayesini ve kahramanlarının liyakatine bakın.

Belki ilham alırsınız.

Yazarın Diğer Yazıları