Avukatlar: İsrail tankları Kayseri'de modernize edilmesin

Kayseri Barosu avukatlarının oluşturduğu Kayseri Avukat İnisiyatifi, Kayseri Barosu önünde açıklama yaparak, sivilleri hedef alan İsrail’i kınadı.

Avukatlar İnisiyatifi adına açıklama yapan Avukat Eylem Sarıoğlu, İsrail’deki sivillerin öldürülmesinin katliamının gerekçesi olamayacağını belirterek, “Filistin'de yıllardır İsrail işgali devam ediyor. İşgal ve şiddete karşı 7 Ekim'de gerçekleşen saldırıda ve bu saldırı gerekçe edilerek boyutu katliamların dönüşen İsrail'in bombardımanlarında, içlerinde bebek, çocuk ve kadınların da olduğu binlerce sivil hayatını kaybetmiştir. Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki kim tarafından hangi gerekçeyle yapılırsa yapılsın sivillere yönelik yaşam hakkını hedef alan saldırıları onaylamıyoruz. Ancak şunu da belirtmemiz gerekir ki İsrail'deki sivillerin öldürülmesi 75 yıllık işgalin ve bu katliamların gerekçesi yapılamaz. İsrail'in siyonist ve işgalci yaklaşımının üstünü örtemez. Yıllardır her türlü şiddetin yaşandığı Gazze, abluka altına alınmak suretiyle kelimenin tam anlamıyla bir hapishaneye çevrilmiştir. Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen İsrail tarafından işgal ve ilhak sürdürülmüş özellikle son yıllarda Gazi halkının temel ihtiyaçlarının karşılanması engellenmiş, elektrik ve su kesintileri de dahil olmak üzere gıda ambargoları ile kadınlar ve çocuklar dahil olmak üzere binlerce Filistinli ölüme mahkum edilmiştir” dedi. 
Dünyanın gözü önünde soykırım olarak nitelenecek insanlık suçunun işlendiğini belirten Sarıoğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Saldırı gününden başlamak üzere siviller yaşadıkları yerlerden sürülmüş. Gazze'den çıkmak isteyen sivillerin refah sınır kapısında ve sığındıkları alanlarda üzerlerine bombalar yağdırılmıştır. Altyapı tesisleri, sağlık kuruluşları yok edilmiş ve tüm şehir abluka altına alınmak suretiyle canice bir katliam gerçekleştirilmiştir. Katil siyonist İsrail Devleti, Türk insani ve hukuki ilkeleri yok sayarak yaraların, yaralıların bulunduğu ve çocuklar başta olmak üzere sivillerin sığındığı El-ehli hastanesini bombalamak suretiyle savaş suçu işlemiştir. Zira katil İsrail devleti tarafından yapılan uygulamalar 1907 tarihli Lahey ve 1949 tarihli Cenevre Sözleşmesi'yle ek protokollere aykırı olup insanlık suçunu oluşturmaktadır. Bizler şunu biliyoruz ki bu katliamların tek sorumlusu siyonist İsrail devleti değildir. İsrail bu soykırıma desteklerini açıklayan, Filistin halkının yok edilmesine onay veren başta ABD ve AB emperyalistlerinden güç almaktadır. Biden'ın İsrail'in arkasında olduğu yönündeki açıklaması bu katliamın ortağı olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Birleşmiş Millet Güvenlik konseyinin Gazze İnsan Yardım Sağlanması için İsrail ve Hamas arasındaki çalışmalara ara verme çağrısını içeren tasarının ABD tarafından veto edilmesi de ABD'nin edilmesi de ABD'nin katliam sorumluluğunu kanıtlamaktadır. Hem İsrail hem de bu katliamı destekleyen emperyalist ülkeler ve iş birlikçileri uluslararası ceza hukuku çerçevesinde hesap verecektir”

İtidal çağrılarının ve kınama açıklamalarının İsrail’in katliamlarını durdurmayacağını ifade eden Sarıoğlu, İsrail’e karşı yaptırım uygulanması gerektiğini belirterek, “Yaşanan katliam karşısında AKP iktidarının ve tüm ülkelerin yapması gerekenler çok açıktır. İsrail'le tüm ticari askeri anlaşmalar, askıya alınmadan örneğin İsrail'e ait tankların ülkemizdeki, ilimizdeki modernizasyonunun durması sağlanmadan ülke içindeki ABD üsleri kapatılmadan bu katliamların durdurulması mümkün değildir. Filistin'in kendi kaderini belirlemesini, özgür egemen bir ülke olmasını savunmadan bölgede halkların olayına dayalı onurlu bir barış projesini gerçekleştirecek adımlar atılmadan sahte gözyaşları dökmenin kuru kuruya itidal çağrıları yapmanın Filistin'deki katliamı, hukuksuzluğu engelleyemeyeceği açık değil midir? Acilen belirttiğimiz somut adımların atılması gerekmektedir. Ayrıca Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası kuruluşları insanlığa karşı işlenen bu suçun bir an önce durdurulması için acilen sorumluluk alması zorunlu bir hal almıştır. İsrail devletinin yıllardır sürdüren sürdürdüğü katliamlarına ve haksız işgaline karşı koyarak tepki gösteren ve ABD kongresinin bulunduğu binayı ateşkes talebiyle işgal eden Yahudiler ile Filistin halkının kardeşliğinden güç alarak tüm kamuoyunu Filistin halkının haklı mücadelesini sahiplenmeye çağırıyoruz. Bugün burada olan bizler ve Türkiye'nin dünyanın dört bir yanında sokakta bulunan milyonların tek talebi öncelikle ateşkesin sağlanması ve Filistin halkı ve toprakları üzerindeki siyonist İsrail işgalinin son bulmasıdır. Yaşam hakkı başta olmak üzere insan haklarını sonuna kadar savunmayı ilke edinmiş Kayseri Avukat İnisiyatifi olarak Filistin halkıyla dayanışmayı sürdüreceğiz ve katil İsrail Filistin'den defol demeye devam edeceğiz. Filistin halkının intifada geleneğini buradan selamlıyor ve katil İsrail Filistin'den defol diyoruz. “ diye konuştu.