E KO NO Mİ..

TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 27 Mart 2017 14:55

Ülkemiz ekonomik anlamda ciddi bir süreç yaşıyor.

Her ne kadar 16 Nisan'a kadar hissettirilmemeye çalışılsa da, sıkıntılı sonuçlar tek tek ortaya çıkıyor.

Turizmde Rusya'dan sonra Avrupa'nın da kara listesine alınmamız, kontrolden çıkan işsizlik rakamları, hükümet talimatına rağmen, esnafa kredi musluklarını açmamakta direnen bankalar, yine bankalarca uygulanan farklı faizler, sıkıntının iypuçlarını oluşturuyor.

Hatırlarsınız, yaklaşık dört yıl önce Başbakan Erdoğan öfkeyle kürsüden sesleniyordu; “Faiz lobisine karşıyım!”… Bunu söylediği tarihte politika faizleri yüzde 4.5 seviyelerindeydi… Cumhurbaşkanı olduğunda çizgisini korudu, karşı olmaya devam etti. Kasım ayında bankalara, “faizi makul seviyelere çekin” çağrısı yaptı. Aralıkta “Ne olursa olsun faiz oranlarını bir defa düşürmek gerekiyor” dedi. Yeni yıla girdik, “Başta kamu bankaları olarak faiz düşürün” çıkışıyla sözüm hepinize tadında ayar verdi. Şubat ayında, “Ülkemin faiz politikasından şikâyetçiyim. Bu faiz politikasıyla ülkem kalkınmaz. Bu faiz politikası aslında bir sömürü aracıdır” dedi demesine ama, kimden şikâyet ettiğini ben anlamadım. Peki, ne oldu? Politika faizi yüzde 8'e çıktı.

Yalan tabii, öyle bir faiz yok! İşin sonunda FETÖ'cü ilan edilmek var. Bağımsız Merkez Bankası korkudan örtülü faiz artırımlarına başladı. Politika faizine dokunmadı ama para isteyene “Geç Likidite Penceresini” gösterdi. Orada faiz kaç? Altı ay kadar önce 7.75 idi, geçen hafta 11.50'ye çıktı. Soran olursa, faizler artmadı ama oranlar yükseldi! Dile kolay yüzde 3.75 oranında faizler artırıldı. Bu kadar arttı, dolarda tık yok. Düşmüyor da düşmüyor. Demek ki neymiş? Lafla peynir gemisi yürümezmiş. Düş demekle düşmezmiş. Ekonomiyi doğru dürüst yönetmek gerekirmiş. Şimdi, Nisan'da Evet dediğimizde Sayın Erdoğan, artık tek adam.

Yani “faizler düşürülmesi gerek!” falan demeyecek, “faizleri yüzde 3'e düşürdüm” diyecek! Diyebilir mi? Der! Kim karşı çıkacak ki? Koskoca Başkan! Ne olur? Bankalar kredileri dondurur. Lakin emir geldi kredi verecekler.

O zaman ya batacaklar ya kapatıp gidecekler. Esas eğlence sonrasında başlayacak. Dolar artık 10'da mı durur, 15'e mi gider… Bilinmez! Hâlbuki gidemez! “Doları 2 liraya düşürdüm!” der. Düşürebilir mi? Tek adam! Düşürür ama kimse o fiyattan satmaz. Karaborsada 20 liraya kapanın elinde kalır. Yakalanan tutuklanır. Kim sesini çıkaracak? TÜSİAD mı? Hop, kapattım. Şu işadamı mı? Şirketini kayyuma devrettim. Bu internet sitesi mi? Yasakladım. Hak? Hukuk? Hepsini zaten ben atadım.

Meclis? Çoğunluk benim adamlarım. Olabilirliği var mı? Neden olmasın? İhtimal dâhilinde… Hani yurtdışına para kaçıyor falan diyorlar ya… Siz onu bir de 16 Nisan sonrası görün.

Espri bir yana..

Bazı konular talimatla düzelmez.

Turist sesi gür çıkan liderlerin yönettiği ülkelere gelmez.

Döviz-Faiz ilişkisi talimatla yönlendirilemez.

Yatırımcı demokratik anayasa ile yatırımları güvence altında değilse başka yerleri tercih eder.

Ve dış politikada, ekonomik, sosyal , siyasal ve askeri gücünüzün oranında lafınız dinlenir.

Bu anlamda,ekonomik anlamda ülkemi güzel günlerin beklemediğini, ama yönetenlerin buna rağmen gerilim politikasını gelenekselleştirdiğini üzülerek söylemek isterim.

16 Nisan'dan sonra AB için referandum sinyalleri verenlere hatırlatmak isterim.

İnanın Avrupa ‘Keşke gitseler de hayır çıksa referandumdan da. Biz de bu defteri bir daha açılmamak üzere kapatsak” diye can atıyor.

Baksanıza Almanya'da iki eyalet çifte vatandaşlık kavramını yasakladı ve çifte pasaportu olanlara “Ya Alman vatandaşın olacaksınız, ya da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Tercihinizi yapın” dedi.

Yani, kükremeyle, efelenmeyle bazı şeylerin yürümediğini artık anlamamız gerekir..

SON 5 YAZISI

YETİŞTİREMİYORUZ..

29 Ağustos 2020 16:37

OKU

TUTMAZ..

28 Ağustos 2020 09:47

OKU

NE BEKLİYORSUN?

27 Ağustos 2020 13:09

OKU

PITRAK PARTİLERİ..

26 Ağustos 2020 10:26

OKU

BAK KARDEŞİM..

25 Ağustos 2020 16:12

OKU