TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 09 Aralık 2016 09:06
Aslında bu gün, Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa Çelik ile, 2017 yılında yapılacak ulaşıma yönelik çalışmalarla ilgili yaptığım sohbeti değerlendirecektim.
Ancak bazen gün içinde yaşanan gelişmeleri sıcağı sıcağına gündeme getirmek gerekiyor.
Dün sabaha, köyümüzün büyüklerinden birinin, benim de yakınımın ölüm haberi ile uyandık.
Doğal olarak, cenaze olunca gözler belediyeye çevriliyor.
Talas'ta ikamet ettiği için, erken saatlerde Basın Yayın biriminden Selçuk kardeşimi arayıp cenaze yıkama aracı ve görevlisinin adrese gönderilmesini talep ettim. Selçuk kardeşim, “Ağabey, ölüm raporu ile bana gelsinler gerekeni yapayım” dedi.
Taziye evinden birini görevlendirdik ve belediyeye gitti.
Ben de bu süre zarfında evden ayrılıp cenaze evine gittiğimde, Talas Belediyesi'ne gönderilen ismin eli boş döndüğünü öğrendim.
Gerekçe, “Gassal raporlu, üç gündür işe gelmiyor”
Cenaze sahipleri bu nedenle Büyükşehir Belediyesi'ne yönlendiriyormuş.
Gazeteci olduğum için ilk aklıma Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanlığı görevine getirilen, hem üniversite hem Büyükşehir Belediyesi'nden maaşlı arkadaşı aramak geldi.
Sekreteri, daha doğrusu sekreterinin Vekili, “Osman bey yok” dedi.
Cep telefon numaramı vererek ‘Beni aramasını sağlar mısın” ricasından sonra telefonu santrale aktarma imkanı olup olmadığını sordum.
Aldığım cevap, “Asıl sekreter yok, ben de numaraları bilmiyorum” oldu.
Öğle saatlerine kadar Basın Danışmanı verdiğim telefona hala dönüş yapmadı.
Yeniden arayıp, Genel Sekreter Sayın Hüseyin Beyhan ile görüştüm.
Sağolsunlar, 3 dakika içinde beni mezarlıklar müdürü ile irtibatladığı gibi gereken araç ve personel temin edildi.
Gerek Sayın Genel Sekreterin, gerek Sayın Mezarlıklar Müdürü'nün sıcak ve samimi yaklaşımları için teşekkür etmeyi borç bilirim.
Bu arada unutmadan, Talas Belediyesi ilçe sınırları dışına cenaze nakil aracı vermiyormuş.
Şimdi sormak gerekmez mi Talas Belediye Başkanına.
Gassal hanım izinli veya raporlu olduğunda neden Azrail'e bildirmediniz, ‘Gasssalımızın izni bitene kadar bizim ilçeye uğrama!” diye..
Sayın Palancıoğlu, toplum belediyelerden bazen 20-30 yılda bir hizmet talep eder ve bunun da anında yerine getirilmesini bekler, ister.
Bu hizmetlerin başında da cenaze hizmetleri gelir.
Ne demek Gassal izinde veya raporlu..
Böyle bir ilkellik olur mu..
Gassal izinde ise, yerine bakacak başkası yok mu?
Özel Kaleminize ve Basın-Yayın biriminize adam yığmak yerine cenaze hizmetlerine bir kadro daha eklemek bu kadar zor mu?
Ayrıca, Talas nüfusunun yüzde 90'ı neredeyse Talas'lı değil.
Ne demek ilçe dışına cenaze aracı vermemek.
İstanbul'un, Ankara'nın en küçük belediyesi bile, bırakın komşu vilayete, komşu ilçeye Türkiye'nin neresine olursa olsun cenaze aracı hizmeti veriyor.
Cenaze evinden çıkıp büroma uğramak için Sahabiye'ye geldiğimde, her zaman ki gazete bayiime uğradım. Diğer gazeteler tamam ama Deniz Postası yok.
Sorduğumda mahkeme kararı ile toplatıldığını öğrendim..
Gerekçe, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin ortak olduğu bir tesisin atıkları ile ilgili haber.
Aklıma gelen ilk soru, “Bu haber sıradan bir kuruma ait olsaydı, gece yarısı mahkeme kararı ile gazete toplatılır mıydı?” oldu.
Gazete bürosuna uğradığımda, erken saatlerde CHP Milletvekili heyetinin de gelerek konuyla ilgilendiğini, gazete bürosunda basın toplantısı düzenlediklerini öğrendim.
Ben bu satırları yazarken henüz, Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'nden bir açıklama gelmemişti.
Ancak Türkiye'de her kişi ve kurumda geçerli olan kural, gazeteciler ve gazeteler için de geçerlidir.
Haber konusunda varsa bir itirazınız, tekzip edersiniz, daha sonra davanızı açarsınız.
Ama gece yarısı gazete toplatma kararı verilerek gazetenin halka ulaşmasını engellemek geri demokrasilerde ve ilkel toplumlarda olur.
Gazete toplatma olayının da bundan sonraki sürecinin takipçisi olacağımızın bilinmesini isterim.