Zirai Don Komisyonu'nda Kayseri krizi! Araştırma komisyonu mu parti komisyonu mu?

Nisan ayında yaşanan zirai donun etkilerini araştırmak ve üreticilerin zararlarını tespit etmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu'nda Kayseri çıkmazı yaşandı. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Güler, toplantıya sadece AK Partililerin davet edildiğini belirterek, 'Zirai Don Meclis Araştırması Komisyonu değil de sanki bir parti komisyonu gibi davranmamız bizden istendi.' dedi. Ayrıntılar Kayseri Olay Haber Bülteninde…

Zirai Don Komisyonu'nda Kayseri krizi! Araştırma komisyonu mu parti komisyonu mu?
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Nisan ayında yaşanan zirai donun etkilerini araştırmak ve üreticilerin zararlarını tespit etmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu’nda 2 Haziran 2025 tarihinde Kayseri Yeşilhisar’ı ziyaret ederek, değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi.  

Zirai Don Komisyonu'nda Kayseri çıkmazı! Araştırma komisyonu mu parti komisyonu mu?
Komisyon Kayseri ziyaretinin ardından ara rapor hazırlayarak İlgili yerlere sunmak için TBMM’de toplandı. 

Zirai Don Komisyonu'nda Kayseri çıkmazı! Araştırma komisyonu mu parti komisyonu mu?

Yapılan toplantıda söz alan komisyon üyesi CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Güler, CHP Milletvekili Aşkın Genç’in dahi toplantıyla ilgili bilgilendirilmediği belirterek, Mersin ve Kayseri’deki toplantıların siyasi parti misyonuna sahip insanların önderliğinde yürütüldüğünü belirterek, tepki gösterdi. 

Güler'in sözleri ve ardından yaşanan TBMM tutanaklarına şöyle yansıdı: 

Güler, “Bölgede yaparken bir şey gözlemledim, Zirai Don Meclis Araştırması Komisyonu değil de sanki bir parti komisyonu gibi davranmamız bizden istendi; öncelikle bunu reddediyorum çünkü adı üstünde "Meclis Araştırması Komisyonu", giden milletvekillerinin hangi partiden olduğu değil, oradaki sorunun tespiti ve konuşmaların onun üzerinden yürümesini sağlayacak ortam yaratmaktı. Hangi konuda eleştiri getirdiysek sanki görevmiş gibi Sayın Başkan, arkamızdan onlara cevap verdiniz. Oralarda üslup olarak başlangıçtan itibaren çok değerlendirme içinde olmadım, Mersin'de de istemediğimiz bir noktaya geldi. Konuşmacıları kim tespit ediyor? Oraya kimler davet ediliyor? Siyasi parti misyonuna sahip insanların önderliğinde yürütülen 2 yer oldu. Şimdi, Mersin'de ve Kayseri'de. Sayın Bakanın o kendi üslubuyla, toparlayıcı kimliğiyle orada olayı genişletmedik, tartışmadık ama ilçe başkanına kadar bir partinin temsilcisi gelip konuştu; arkadaşların konuşmasına karşı değiliz, her partinin siyasi temsilcisi gelecekse ya da her partiden eşit oranda çiftçi çağrılacaksa, oda başkanı çağırılacaksa itirazımız yok ama bir kesimi getirip diğer kesimi kapının önünde bırakmanın âlemi yok. Biraz evvel, Kayseri Milletvekilimiz yanımızdaydı, haberi yok. Şimdi, Kayseri'de toplantı yapılıyor da CHP'li vekile haber verilmiyor, AK PARTİ'li vekil arkadaşımızın çağırdığı kişilerle toplantı oluyorsa bir adaletsizlik var. Özünde, teknik bir komite ve burada, Meclis araştırmasındaki amaç şu: Bilinenleri övmek, takdir etmek değil, zaten onlar yapılıyor ve "Hiçbir tarım il müdürü görevini yapmamıştır." diyen de yok, ‘Donla ilgili alana gidip çalışma yapılmamıştır.’ diyen de yok.
ABDULLAH DOĞRU (Adana) - Özür dilerim, ilkesel anlamda söylüyorum, Adıyaman Gölbaşı'nda Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı vardı. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Tabii, onu İlhami Bey çağırıyor.
ABDULLAH DOĞRU (Adana) - Tamam neyse yani... 
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Tamam biz bir şey dedik mi ona? 
ABDULLAH DOĞRU (Adana) - Yani ilkesel anlamda karşı gelmek lazım. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ben aynı fikirdeyim. 
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Ben bilgi verdim geleceğim diye. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ben diyorum ki: İlhami Bey'in aramasıyla değil gelmesi, Komisyon çağırmadı o arkadaşı ama Komisyon toplantısında öyle... Mesela Malatya'da katılan arkadaşlara hiçbir itirazımız olmadı, Adana'da da olmadı. 
AYHAN BARUT (Adana) - Adana'da 4 partinin il başkanı da çağrıldı, doğru. 
BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Hatta il başkanlarımıza söz verdim ben konuşmak ister misiniz diye; istemediler. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bundan sonraki süreçte böyle olacaksa şu yanlış: Zaten Tarım İl Müdürünün raporları elimizde var, Ziraat Odası Başkanının raporu elimizde var, biz gidip de o raporu aldığımız arkadaşlara "Bazı konulara açılım sağlayalım." deyince Başkan da müdahale edince o zaman adam diyor ki: ‘Ya, vekili bile konuşturmuyor ben konuşursam başıma ne iş gelir?’ 
KOMİSYON BAŞKANI ADEM KORKMAZ - Çağlayancerit'te CHP teşkilatı vardı ilçede, bütün teşkilat vardı, bizden kimse yoktu. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Biz neyi arıyoruz? Biz eleştiri geliştirmek amacıyla gitmiyoruz, biz yermek amacıyla gitmiyoruz, biz diyoruz ki: Ortada bir sorun varsa görülmeyenleri de biz saptayalım. Bakın, sayın vekilim, söyledikleri hepimizin ortak düşüncesi ve o alanda hepimizin önüne gelen konu. TARSİM sorun mu? Sorun. Üretimle ilgili kayıp sorun mu? Sorun. Tarım işçileriyle ilgili sorun var mı? Var. İhracatla ilgili var mı? Var. Yurt dışı pazar kaybı var mı? Var. Esnafa bugün acilen kredi desteği verilmezse bahçede ürün yok, cepte para olmadığı için doğal olarak bakım yapamayacağı bahçelerin hem kuruma hem de seneye ürün vermeme riski var mı? Var. Şimdi, biz bunları ortaklaşa görürken aynı şey Bakana iletilmedi mi? İleti. 
BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Hazırladığım taslağı sunabilseydim. 
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Biz daha fazlasını da arıyoruz çünkü bu ülkenin sorunu hepimizin sorunu. Her yerde söyledim, siyaset olsun diye de söylemiyoruz yani destekler konusunda, bankaların durumuyla ilgili, TARSİM'in durumuyla ilgili, çiftçinin sorunlarına yönelik söylediğimiz her şey "daha iyi olsun"a yönelik ama biz bir şey konuşuyoruz; mesela, destek şu kadar verilmedi diyoruz, arkamızdan Sayın Başkan bir şey söylemek zorunda kalıyor. Ben şimdi milletvekili olarak böyle bir Komisyon çalışmasını ilk defa görüyorum çünkü biz burada bir parti Komisyon üyesi gibi değil, Meclisin Komisyon üyeleri gibi davranmak durumundayız. Şimdi, bu süreci böyle götüreceksek alana gitmeye bile gerek yok, il milletvekillerimiz gelirler, bizim ilde şu sorun var derler, burada bunu hallederiz ama oraya gittiğimiz zaman belli kişilerin çağırılıp, methiye dizilip, övgü dizilip, ondan sonra da ‘Sen eleştiri getirme.’ noktasında müdahalelerle karşılaşacaksak hiç gitmeyelim ya da Komisyona da gerek yok.”