Zahmeti büyük, faydası daha büyük: Bir avuç çıkıyor, bir kış yetiyor

Türk boylarının Anadolu ile Doğu Avrupa'ya taşıdığı geleneksel ürünlerinden biri olan yapımı meşakkatli olan yiyecek kışın yiyenlere şifa oluyor.

Zahmeti büyük, faydası daha büyük: Bir avuç çıkıyor, bir kış yetiyor
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Kökleri Orta Asya’ya dayanan ve Türk boylarının Anadolu ile Doğu Avrupa’ya taşıdığı geleneksel süt ürünlerinden biri olan güz yoğurdu, Kayseri’nin Develi ilçesine bağlı Şıhlı Mahallesi’nde yaşatılmaya devam ediyor. Günümüzde unutulmaya yüz tutan bu özel lezzet, zahmetli üretim süreci ve kendine has tadıyla dikkat çekiyor.

Zahmeti büyük, faydası daha büyük: Bir avuç çıkıyor, bir kış yetiyor

Sonbaharın sütüyle yapılıyor

Araştırmacı yazar Nezir Ötegen unutulmaya yüz tutan lezzet güz yoğurdu geleneğini yeniden gündeme taşıdı. Şıhlı’da yapılan güz yoğurdu, dağlarda yayılan büyükbaş hayvanlardan sonbahar aylarında elde edilen sütlerle hazırlanıyor. Önce sütlerden süzme yoğurt yapılıyor, ardından bu yoğurt tabaklanmış kıl keçisi tulumlarına basılıyor. Tulumlara konulan yoğurdun üzerine ağırlık yerleştirilerek bekletme süreci başlatılıyor.

Zahmeti büyük, faydası daha büyük: Bir avuç çıkıyor, bir kış yetiyor

Aylar süren bekleyiş

Yaklaşık 2 ila 3 ay boyunca bekletilen yoğurt, üzerine konulan taş ve ağırlık yardımıyla süzülüyor. Bu işlemle yoğurdun içindeki asitli su dışarı atılıyor. Yapılan işlem sonucunda, yaklaşık 5 kilo süzme yoğurttan 1 kilo güz yoğurdu elde ediliyor. Bu yoğun kıvam sayesinde güz yoğurdu uzun süre bozulmadan saklanabiliyor.

Zahmeti büyük, faydası daha büyük: Bir avuç çıkıyor, bir kış yetiyor

Kış sofralarının baş tacı

Peynir benzeri koyu bir kıvama ulaşan güz yoğurdu, özellikle kış aylarında sofraların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Ekmek arasına konularak tüketilebildiği gibi, tavada tereyağı ile ısıtılarak da yeniliyor. Yöre halkı tarafından “midelerin ilacı” olarak nitelendirilen bu lezzet, her öğünde tüketilebiliyor.