YANDAŞ SENDİKACILIĞIN SONUCU

2015 yılı Ağustos ayında geçici AKP hükümeti ve Memur Sen arasında başlayan Toplu Sözleşme 22 Ağustos da imzalandı. Ve çalışan ortalama 3 milyon kamu emekçisine ve 2 milyon memur emeklisinin maaşlarına 2016 yılı için % 6+5, 2017 yılı içinde % 3+4 zam yapılacak.

Peki, bu yüzdelik sadaka oranlara imza atan Memur Sen in görüşmeler öncesi kamuoyuna açıkladığı talepleri neydi;

2016 yılında; Birinci Altı Ayda % 8, ikinci Altı Ayda % 8 ve 1 Ocak 2016’dan geçerli olmak üzere taban aylığına 150 TL  Zam+ 2015 yılı ekonomik Büyüme Oranının % 50’si ve üç aylık dönemlerdeki büyüme oranları kadar Refah Payı artışı+ Enflasyon farkı istiyordu.

2017 yılında; Birinci Altı Ayda % 7, ikinci Altı Ayda % 7 ve 1 Ocak 2017’den geçerli olmak üzere taban aylığına 100 TL  Zam+ 2017 yılında  üç aylık dönemlerdeki ekonomik büyüme oranı kadar Refah Payı artışı+Enflasyon farkı istiyordu.

Halen 177,30 TL olan eş yardımının 275 TL’ye, 6 yaş üstü için 20,80  TL ve 0-6 yaş için 41,60 TL olan çocuk yardımının da herhangi yaş sınırı uygulanmadan her çocuk için 75 TL’ye çıkarılmasını istiyordu.

Dönerlerin maaşa yansıtılmasını isteyecekti.

Fiili Hizmet=Yıpranma Payı hakkımızı isteyecekti.

Memur Sen 2016 yılı için toplamda % 16 zam, ayrıca taban aylığına 150 TL zam, büyümenin % 50 kadar pay istiyordu. Peki ne aldı? 2016 yılı için toplamda sadece % 11 zam, arada ki % 5’lik fark nerede? Hadi bunu geçtik. Taban aylığımıza 150 TL zam talebiniz nerede bu zam konusunda çıtınız yok.

2017 yılı için toplamda % 7+7= 14 zam, ayrıca da taban aylığımıza 100 TL zam istiyordunuz. Peki gene ne aldınız, neye imza attınız?  % 3+4= 7 istediğiniz % 14 ile aldığınız % 3+4= %7 arasında ki % 7 farkı biz memurlara siz mi ödeyeceksiniz? Unuttuk sanmayın, 2017 için talep edeceğiniz taban aylığımıza 100 TL zam nerede?

Daha bitmedi. 2014 ve 2015 yılında sizin yüzünüzden (enflasyon farkı istememenizden dolayı) aylık ortalama 100 TL civarında ki kayıplarımız nerede? Artmasını istediğiniz, kamuoyuna duyurduğunuz eş ve çocuk yardımlarında artış oldu da, siz hakkımız olanı aldınız da biz mi duymadık.

Yüzdelik sadaka zammınız sizin olsun, yıllardır mücadelesini verdiğimiz, Dönerlerimizin maaşlarımıza yansıtılması, fiili hizmet zammı hakkımızın verilmesi, taşeron çalışmanın yasaklanması, kadrolu çalışma, sözleşmelilerin kadroya alınması, ücretsiz kamu hizmeti almamız, servis hakkımız vb sosyal haklarımızla ilgili bir tane kazanımınız var mı?

Bu kafayla da olamayacağı görülüyor. Bu kafayla diyorum. Çünkü masada olan üç konfederasyon olarak (KESK-KAMU SEN- MEMUR SEN) hükümete, işverenimize karşı, birleşerek, ortak tutum alarak biz kamu emekçilerinin ve emeklilerin haklarını savunmak, almak yerine KAMU SEN ve KESK masada olmamalı, olmaması gerekir demek memurlara ihanettir. Yamuk, yandaş bir açıklamadır. Siz masadan gidinde ben çalışanları daha rahat “satayım, peşkeş” çekeyim demektir.

Bu konfederasyona bağlı sendikalara üye yüz binlerce çalışanı (Kamu Sen in 450 bin, KESK 240 bin, toplamda ortalama 700 bin kişi) yok sayma, onların iradesine hakaret etmek anlamına gelmektedir. Nerede kaldı kişilerin iradesine, milli iradeye saygınız?

Hizmet sendikacılığınızın, yandaş sendikacılığınızın geldiği ve gelebileceği yer burası, buradan ötesi yok. Dünyanın hiçbir yerinde de 13 yılda polisten dayak yemeden, sokağa çıkıp hak aramadan, üye sayısını 2002 yılında 42 bin olan üye sayısını 2015 yılında 700 bine çıkaran sendika yoktur.