1 KASIM SEN-BEN-BİZ

Ülkemizin geleceğini belirleyecek çok önemli tarihlerden biri 1 Kasım 2015. 

Ve 1 Kasım seçim günü oy verecek, geleceği belirlenecek sen, ben, biz ne yapacağız?

Hala particilik yaparak, çalıyorlar, “hırsızlık yapıyorlar ama çalışıyorlar mı?” diyerek, hırsızlığa, yolsuzluğa, bunu yapanlara fırsat vermeye devam mı edeceğiz?

Savaş politikaları, çatışmalar ve patlatılan bombalarla, çalınan, karartılmak istenen geleceğimize sessiz kalıp korkuya, savaşa teslim mi olacağız?

Bu ülkede yaşayan 80 milyon insanlar olarak bir(kaç) kişinin hırsı, istedikleri seçim sonuçları için ve başkanlığı uğruna yaşadıklarımıza, yaşatılanlara razı mı olacağız?

400 vekil verince tüm sorunların biteceğine mi inanacağız?

Biz olmazsak, tek başına hükümet olamazsak beyaz Toroslar gelir, gelecek tehditlerine boyun mu eğeceğiz?

Halkın haber almasını sağlayan gazetecilerin tutuklanmasına, gazete ve televizyonların basılmasına, aykırı ve farklı seslerin susturulmasına devam mı, dur mu diyeceğiz?

Ülkemizde yaşayan halkları, inanç gruplarını, etnik kimlikleri birbirine kırdırmak için “camide içki içtiler” , “Kabataş ta türbanlı bacıma saldırdılar” vb. yalanlara, ortaya çıkmamış gerçeklere inanmaya devam mı edeceğiz? Yoksa yalan söyleyenlerden hesap mı soracağız?

Taşeron çalışmayı, kölece çalışmayı, yaygınlaştıran, kaldırmayan,

her gün onlarca, bir yılda ise 1500 civarında yaşanan iş cinayetlerine, Soma’da, Ermenek’te yaşanan toplu işçi katliamlarına dur mu diyeceğiz? Devam mı diyeceğiz?

İşçilerin, sendikaların grevlerinin Bakanlar Kurulu Kararları ile yasaklanmasına sessiz kalıp, onay mı vereceğiz? Yoksa işçilerin, emekçilerin haklarına sahip çıkması için Anayasal haklarını kullanmalarına fırsat mı vereceğiz?

Birkaç ağaçta olsa AVM’ler uğruna ağaçların kesilmesine, doğamızın, ormanlarımızın, çevremizin, sularımızın kirletilmesine, talan edilmesine karşı mı olacağız, sessiz mi kalacağız?

Ya da her fırsatta milli iradeden ve milli iradeye saygıdan bahsedip, 7 Haziran seçimleri sonucun da ortaya çıkan milli irade(mizi)yi tanımayanlara, gerekli cevabımı vereceğiz?

Artık particilik yapmayı bırakıp, barıştan, birlikte yaşamdan, birlikte yönetmekten yana olalım derim. Tek adamlığa, diktatörlüğe razı olmayalım derim. Bizlere, halka yalan söyleyen, bizlerin, halkın parasını çalanlara, hırsızlara kim olursa olsun karşı olalım derim. İşçiye, emekçiye gelince para yok deyip, kendilerine, çevresine gelince var edenlerden hesap soralım derim. 3 Y ile (Yolsuzluk-Yoksulluk-Yasaklar) mücadele edeceğini söyleyip yolsuzluğa bulaşan, yoksulluğu bitir(e)meyen, yasakları devam ettiren, herkesle hesaplaşalım derim. Hem fikirsek haydi geleceğimize sahip çıkmak ve hesap sormak için 1 Kasım da sandığa oy vermeye…

Ama demokrasinin sadece oy vermek, sandığa gitmek olmadığını da unutmadan.