Nejdet KALA

Teşekkürler Mustafa Yalçın

Nejdet KALA

Türkiye bir deprem ülkesi.
Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu bilmeyen, depremin de ne zaman ve nerede meydana geleceğini de bilen yok. 
O nedenle sanki yarın deprem olacakmış gibi hazırlıkları yapmamız gerekiyor. 
Peki, yapıyor muyuz?
Bu soruya şöyle yürekten bir evet demek isterdim ama diyemiyorum. 
Aksine birçok kentte depremde toplanma bölgesi olarak belirlenen yerlere AVM’lerin dikildiğini, kentsel dönüşüm çalışmalarının rant yada siyasi tartışmalara kurban edildiğini, ilgililerin yapıyormuş gibi yapıp günü kurtarmaya çalıştığını görüyoruz, duyuyoruz, okuyoruz. 
Bu konuda olumsuz örnekler çok ama çok fazla… 
İç karartan bu tablo karşısında olumlu bir örneğe kentimizde tanıklık etmek ise gerçekten insanı mutlu ediyor. 
Bugün Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’ın 1.1 milyar liralık kentsel dönüşüm projesinin tanıtım toplantısını takip ettim. 
Öncelikle bir gazeteci olarak öz eleştirimi yapmam gerekirse Talas Belediyesi’nin Geçici Acil Afet Sosyal Yaşam Merkezi’ni gözden kaçırmam çok büyük bir eksiklik. 
Türkiye’ye örnek olması gereken bir projeyi bir gazeteci olarak gözden kaçırmamam gerekiyordu. 
Başkan Yalçın’ın da altını çizdiği gibi deprem gerçeği karşısında yapılması gereken öncelikle depremde yıkılmayacak binalar yapmak. 
Kayseri bu konuda genel anlamda güzel işlere, örnek kentsel dönüşümlere imza atıyor. 
İkinci adım deprem anında neler yapılacak?
Bu konuda da geçtiğimiz hafta tatbikatlar yapıldı. Bu tatbikatlar devam ettirilmeli, okullarda eğitimler verilmeli. 
Üçüncü adım ise deprem sonrası neler yapılacak?
İşte Talas Belediyesi farkını burada ortaya koyuyor. 
Kayseri Malatya Karayolu’nun hemen kenarında, Başakpınar’da 100 konteynırlık bir merkez kurulmuş, altyapısı tamamlanmış. 
Allah göstermesin ama olası bir depremde evi yıkılan en az 100 aile anında orada hayatlarını sürdürmeye devam edecek. 
İnsanlar yazın sıcakta, kışın soğukta kalmayacak. 
Sadece Başakpınar’daki merkez değil, Talas’ın merkezinde de birçok noktaya konteynır yerleştirilmiş, bir sarsıntı sonrası insanlar çaresizce başlarını sokacakları bir yer aramak yerine bu konteynırlara giderek hayatın normale dönmesini bekleyecek. 
Söz konusu konteynırların içinde battaniye, minder, mama gibi ihtiyaçları karşılayacak malzemelerin yanında her hangi bir yıkım söz konusu olduğunda göçük altındaki insanlara yardım edebilmek için gerekli teçhizatlar da mevcut. 
Yani Mustafa Yalçın ve ekibi deprem öncesini, deprem anını ve deprem sonrasını düşünüp bunun için gerekli adımları atmış ve atmaya devam ediyor. 
Yani tedbirini almış, takdirini Allah’a bırakmış. 
Bize düşen bu öngörülü çalışmasından dolayı kendisine ve ekibine teşekkür etmek. 
İlgili ve yetkililere düşen ise Yalçın ve ekibinin bu öngörülü çalışmaları örnek almak…

 

Yazarın Diğer Yazıları