İktidar 2026 yılı için memura ve memur emeklilerine yüzde 10+6 2027 yılı için yüzde 4+4 teklif sundu.
Doğal olarak da kabul görmedi.
Nasıl kabul görsün ki, enflasyon TÜİK’in tartışılan rakamlarına göre bile yüzde 33,5…
Aslında TÜİK’in rakamlarının gerçekçi olmadığını iktidar da biliyor.
O yüzden de devletin vatandaştan alacağı söz konusu olduğunda ‘gerçekçi’ fiyat güncellemesi yapıyor.
Ama iş vatandaşın devletten alacağına geldiğinde ise gerçekçi fiyat ayarlamasının yerini enflasyonun düşmesi hayali ile yapılan tek haneli zamlar alıyor.
Yaygın ifadesi ile kaçışla verip kepçeyle alıyor.
İktidara yakınlığı ile bilinen Memur-Sen eylem kararı alarak, işveren hakkaniyetli ve gerçekçi bir teklif sunana kadar eylemlerin süreceğini açıkladı.
İktidar ortağına yakınlığı ile bilinen Türkiye Kamu Sen de iktidarın teklifini kabul etmiyor.
Diğer sendikaları söylemeye gerek yok, onlar zaten hem iktidarı hem de iktidara yakınlık kuran sendikaları eleştiriyor.
Burada Memur Sen ve Türkiye Kamu Sen’in durumu gerçekten zor.
Siyaseten durdukları nokta ile temsil ettikleri kesimlerin beklentilerinin kesişmediği bir noktada ne yapacaklar, gerçekten merak ediyorum.
Bugüne kadar atama idi, terfi idi üyelerini idare ettiler ama artık çalışanlara bundan daha fazlasını vermeleri gerekiyor.
Eylem kararlarının arkasında da bu var, üyelerine onların haklarını savunduklarını göstermeye çalışıyorlar.
Peki hükümet sembolik bir iyileştirmeyle bu işi çözmeye kalkarsa ne olacak?
Memur Sen ve Türkiye Kamu Sen mücadeleye devam edebilecekler mi?
Niyet okumaya gerek yok, bunu bekleyip göreceğiz.
Ama beklemeye gerek olmayan bir durum var: Alım gücü hızla azalan çalışanlar beklentilerin altında bir artış ile karşılaşırsa bunun hesabını hem iktidara hem de iktidara yakın sendikalara sorar.
