Televizyon ekranlarına, gazete sayfalarına, internet haberlerine bakıyorum.
İçim kararıyor.
Türkiye’nin en huzurlu şehirlerinden biri olarak gösterilen Kayserimizde bir günde 3 cinayet işleniyor.
Talas’ta bina görevlisinin öldürüldüğü olayın kamera görüntüleri yayınlandı, nutkum tutuldu.
Katil, karısının gözü önünde bina görevlisini defalarca bıçaklıyor.
Bu nasıl bir gözü dönmüşlüktür.
Bizim kültürümüzde bir insanın yanında karısı, kızı varsa ‘eyvallah’ der yoluna gidersin, o kişiyle kavga etmemek vardı.
Şimdi öyle mi?
Bırakın yanında karısı, kızı olanla kavga etmemeyi trafikte en ufak tartışmada kadınlara saldıranların görüntülerini neredeyse her gün görüyoruz.
Ortak paydalarımızda bile ayrışmak için bir sebep buluyoruz.
Bugün A Milli Futbol takımımızın Gürcistan ile maçı var.
Ama Türkiye milli maçtan çok milli takım kadrosundaki oyuncuları konuşuyor.
Kim haklı kim haksız o konulara hiç girmeyeceğim.
Ama 85 milyonu birleştirmesi gereken milli maçta 28 kişilik kadroda birlik ve beraberlik sağlanamıyorsa bunun üzerinde düşünmemiz gerekmez mi?
Öfkemiz sağduyumuzu yok ediyor.
Vicdanlar köreliyor.
Değerler kaybediliyor.
Ve kutuplaşıyoruz.
“Haklı kim?”, “Doğru ne?” gibi sorular anlamını yitiriyor, durduğumuz yere göre haklı da değişiyor, doğru da…
Emin olun ki bu durumun kazanını olmaz,
Sonunda hep beraber kaybederiz.