Nejdet KALA

Bir anne üç çocuk

Nejdet KALA

Biri engelli üç çocuk annesi kadın hakim karşısına çıktı. 
Suçlama uyuşturucu ticareti yapmak. 
Yaklaşık 5 aydır tutuklu olan kadın suçsuz olduğunu söylüyor. 
Peki suçsuz mu?
Öyle bir olay ki, baktığınız yere göre suç ve suçlu değişiyor. 
Nasıl mı?
Olaya önce kanunlar çerçevesinde bakalım: 
Kanunlar gereği uyuşturucu ticareti yapmak suç. 
Kadın ticaretini yapmadığını, iki erkekle birlikte Kırşehir’e gittiklerini ve orada uyuşturucu aldıklarını söylüyor. 
Kadın iddiasında haklı da olsa bile yine kanunlarımıza göre uyuşturucu kullandığı için suçlu ama cezası daha hafif… 
Kullanıcı olarak ya da satıcı olarak ortada bir suç var.
Olaya bir de insani çerçeveden bakalım. 
Bir kadın biri engelli üç çocuğunu bırakıp, iki erkekle Kırşehir’e uyuşturucu almaya gidiyor, sonrasında da o erkeklerle birlikte uyuşturucu kullanıyor. 
Nerede, kendi evinde. 
İnsani olarak bir annenin biri engelli 3 çocuğunu bırakıp, uyuşturucu peşinde koşması, çocuklarının yaşadığı evde uyuşturucu kullanması suç mu, bence suç… 
Olaya bir de kadının penceresinden bakalım.
‘Hiç kimse işlemediği günahın masumu değildir’, diye bir söz var. 
Kanunen ve vicdanen suçlu olan bu kadın, kendi penceresinden, masum olabilir mi? 
Eşi ölmüş, eşinden kalan emekli maaşı ve engelli çocuğuna bağlanan engelli maaşı ile - ikisinin toplamı ancak bir asgari ücret ediyor- yaşam mücadelesi veriyor. 
Hayat onu yormuş, kırmış, yıkmış olabilir. 
Ve bu yorgunluğunu, kırgınlığını, yıkılmışlığını maddelerle unutmaya, kendini böyle haklı görmeye çalışıyor olabilir.
Olabilir ama olmamalı. 
‘Hiç kimse işlemediği günahın masumu değildir’ biliyorum, büyük konuşmak da istemem ama kış günü biri engelli üç çocuğunun sokakta kalmasına neden olan bir anneye kanunlar ne ceza verir bilmem ama devlet o çocukların cezalandırmaması öncelikle o kadının annelik ehliyetini sorgulamalı. 
O çocukları korumaya almalı.
 

Yazarın Diğer Yazıları