Güler Ruhsar AKTAŞ

YÜRÜYEN BÜYÜK DOĞU /DOMATES/ KUL HAKKI

Güler Ruhsar AKTAŞ

“Yürüyen  Büyük Doğu Sempozyumu” diye bir sempozyum düzenlenmiş sempozyumda  “Büyük Doğu Külliyatı’nda Kadın” konulu bir tebliğ sunulmuş.

Buraya kadar normal olabilir buradan sonra tepki alan sözler ortaya çıkıyor ki tepkiler de haksız değil. Peki nedir o cümle;  “Müslüman kadında tesettür olmalı.

Kabuğu soyulmuş domatesi kimse almak istemez.” Neresinden tutsanız elinizde kalacak cümle. Bu tespiti bu yorumu başka kadınlar için kadınların yapmış olması utanç verici, üstelikte domates üzerinden, kabuk üzerinden…

Para ile alınan bir yiyecek üzerinden maddiyat üzerinden alınıp satılma üzerinden…

Büyük Doğu’nun kurucusu bildiğim kadarıyla adına sempozyumlar düzenlediğiniz isim; Necip Fazıl Kısakürek.

Peki, Necip Fazıl Kısakürek’in beğenerek evlendiği kadın Neslihan Kısakürek’te başı açık bir hanımefendi… Kabuğu soyulmuş domates diye hadsizce tabir ettikleri cinsten bizler gibi…

O halde sizin bu Büyük Doğu’nun kurucusu ile ne alıp veremediğiniz var ki onun eşi dahil birçok açık insana para ile alınıp satılan bir nesne muamelesi ile hadsizce cümle kuruyorsunuz kardeşim diye sorma gereği duydum açıkçası.

Bugüne kadar ne tesettürlü ne çarşaf giyinen kimseye, çirkin, hadsiz benzetme ve ötekileştirici ikincileştirici, yorumlarda bulunmadım.

Ama başı açık inanan bir kadın olarak bizlerin bir takım hadsiz, ruhu kalbi kirli imanlı görünen ama Allah’tan korkmayanlar tarafından acımasızca eleştirilmemizi çamurlanmamızı da ne kabul ettim ne de edeceğim.

Bak din kardeşim, bacım, insanların kalbini bilen yalnızca Allah’tır.

 Sen insanların gönlünü suizanla görünüşe aldanan önyargılarınla , çirkin dilinle bakışınla, iftiranla , konuşmanla kırıp, onları giyimiyle kuşamıyla yaşadıkları ile yargılarken kıldığın namaz, aldığın abdestten şüpheye düşmelisin.

Çünkü Yüce Allah der ki Kul hakkı ile karşıma gelmeyin, bunun affı yok.

Ve ben de diyorum ki her kim ki karşıdakinin kalbini, niyetini, ibadetini bilmeden görmeden anlamadan kendini en imanlı Müslüman sanıp, ona iftirada suçlamada bulunuyor, namusu ile giyimi ile ilgili kendini bilmez cümleler kuruyor, Allah şahit olsun ki ona ben de dâhil kimse hakkını helal etmez, etmesin de.  Bu da kul hakkının alasıdır, hadi  tüm bunları yaptıktan sonra, kıl namazını, al abdestini, Allah kalbini temizlesin senin   düşüncelerini düzeltsin  lakin şundan şüpheye de düşmeyesin  öte dünyada iki elimiz yakanda…

Allahın kalplere güzellik verdiği bir hafta olması dileğimle Ey Okur … 

Yazarın Diğer Yazıları