MHP'li Özdemir herkese o davetiyeyi verdi!
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir ve beraberindekiler Kayseri'deki önemli sivil toplu örgütlerini ziyaret ederek, Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları kapsamında yarın Adana'da düzenlenecek olan 'Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik' temalı etkinliğin davetiyelerini iletti. Özdemir, ' Bu çalışma ve çabaların tamamı siyaset üstü bir anlayışla şekilleniyor. Bu yaşanan terörsüz Türkiye hedefi siyasi bir proje değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi projesidir.' dedi. Ayrıntılar Kayseri Olay haberde…
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, MYK Üyeleri Murat Kotra ve Metin Arı, MHP Kayseri İl Başkanı Enes Ertuğrul Kalın ve il divan kurulu üyeleri Kayseri Ticaret Odası, Kayseri Sanayi Odası, Kayseri Ticaret Borsası, Kayseri Barosu gibi kentin önde gelen sivil toplum örgütlerini ziyaret ederek, Terörsüz Türkiye süreci hakkında görüş alışverişinde bulunarak yarın (27 Eylül 2025 Cumartesi ) Adana’da Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları kapsamında gerçekleştirilecek olan Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” temalı etkinliğin davetiyelerini iletti.
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret ederek, Cemiyet Başkanı Metin Kösedağ’a etkinlik davetiyesi ileten Özdemir, burada basın mensuplarına da Terörsüz Türkiye süreci ile ilgili bilgiler verdi. İsrail’in yayılmacı politikalarına dikkat çeken Özdemir, bu süreçte Türkiye’nin iç barışışını tesis etmeye yönelik üstün gayretler sergilendiğini belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanımız geride bıraktığımız yıl, 2024 Ağustos ayında Türkiye'nin iç cephesinin güçlendirilmesi gerektiğine yönelik açıklamaları olmuştu.
Buna mukabil Sayın Genel Başkanımız da 1 Ekim'de meclis açılışında Sayın Cumhurbaşkanımız ifadelerine benzer bir ifadeyi tekrarlayınca mecliste Dem Partililerin elini sıkmış ve Dem Parti’ye terörle arasına mesafe koyulmaları gerektiği yönünde çağrıda bulunmuştu. Ki yine bunun ardından da terör örgütünün kurucusu olan Abdullah Öcalan'a da bir çağrı yapmak suretiyle PKK terör örgütünün artık kongresini toplayarak feshedildiğinin ilan edilmesi böylelikle terör faaliyetlerinin son bulması gerektiğini Türkiye ve Dünya kamuoyunu ilan etmişti. Aradan geçen zaman zarfında terör örgütü de kurucusu Abdullah Öcalan'ın çağrısına uymak suretiyle kongresini toplamış, silahlarını yakmış ve bugün de PKK terör örgütünün elinde bulunan silahların peyderpey güvenlik kuvvetlerimizin kontrolünde teslim alındığını da bizler görüyoruz. Bizim buradaki muradımız hiçbir Mehmetçiğimizin saçının teline zarar gelmeden, hiçbir vatandaşımız zarar görmeden Birlik, beraberlik ve kaynaşma ruhuyla terörü sona erdirmek, terörü Türkiye'nin gündeminden çıkarmak, sadece Türkiye'nin gündeminden de değil, terörü Ortadoğu bölgesinin gündeminden çıkarmaktır.”
Siyasi bir proje değil devlet projesi
Terörsüz Türkiye sürecinin siyasi bir çalışma değil bir devlet projesi olduğunu ifade eden Özdemir, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Çünkü uzun yıllardan bu yana baktığınız vakit hem etnik hem mezhep temelli ayrımcılık ve bölücülük fitnesi ve terör faaliyetleri Ortadoğu'da ne yazık ki hemen hemen her ülkenin rejimlerinin zayıflamasına sebebiyet verdi. Hatta ve hatta devlet otoritelerinin çökmesine sebebiyet verdi. Hatta ve hatta Zaman zaman da dış müdahalelerle işgal girişimlerinde olduğu gözlemlendi. Şimdi 21. yüzyılda Türkiye bölgesine lider bir ülke olarak artık küresel liderlik hedefiyle hareket ederken terörden tamamen kendisini ve çevre bölgesini arındırmak suretiyle kendi istikrarını tesis ederken bölgesine de istikrar vadeden bir anlayışı yayabilmenin arayışı içerisindedir. Bu çalışma ve çabaların tamamı siyaset üstü bir anlayışla şekilleniyor. Yani Bu yaşanan terörsüz Türkiye hedefi siyasi bir proje değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi projesidir. Bunun bilinmesi büyük önem arz ediyor. Tabii burada resmi kurumlarımıza vazife düştüğü kadar siyasi partilere de sorumluluk düşüyor. Toplum olarak hepimize de sorumluluk düşüyor.”
Anayasa’nın ilk dört maddesi kırmızı çizgi
Kamuoyunda dönem dönem gündeme gelen Anayasa değişikliği konusunda da açıklamalarda bulunan Özdemir, Anayasa’nın ilk dört maddesinin kırmızı çizgileri olduğunu ve buradan geri dönüşün olmayacağını belirterek, “Burada hassasiyet terörün bitmesidir. Ne anayasanın ilk dört maddesinin tartışılması gündemdedir. Ne de diğer bu anlamda ilgili maddelerle beraber Türkiye'yi kendi bünyesinde meşgul edecek tartışmalara sebebiyet verecek bazı hususların değerlendirilmesi konusu gündemde değildir. Anayasanın ilk 4 maddesi Milliyetçi Hareket Partisi'nin her zaman olduğu gibi esasıdır. Kırmızı çizgisidir. Bundan geri dönüş olmaz. Ama pek tabii böylesi bir süreç içerisinde de şunu ifade etmek lazım. 82 darbesi ile beraber şekillenen bir darbe anayasamız var. Önümüzdeki dönemde, 2023 genel seçimlerinden önce de aziz milletimizin karşısına bununla çıkmıştık. Toplumumuzun ihtiyaç duyduğu, Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu, milletimizin ihtiyaç duyduğu yeni hükümet sistemimizle beraber de uyumlu olacak; Türkiye'yi milli hedeflerine ulaştıracak, aziz milletimizin ihtiyaçlarını karşılayacak, toplumsal barışı daha da fazla pekiştirecek, yeni ve sivil bir anayasanın yapımına da ihtiyaç olduğu gerçeğini de vurgulamaktan pek tabii geri durmuyoruz. Kimin ne yaptığının farkındayız. Artık dost da düşman da kendisini Türkiye'ye karşı belli etmiştir. Buna mukabilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti bütün kuvvet ve kudretiyle hem bölgede hem dünyanın geri kalanında huzurun ve barışın tesis edilmesi anlamında üstüne düşen milli vazifeleri yerine getirmeyi sürdürecektir.” diye konuştu.
