Kayseri'de şok 'yolsuzluk' iddiası
Kayseri'de devletin ödeneğini suiistimal edildiği ve bu yolla haksız kazanç sağlandığı iddiası ortalığı karıştırdı. Detaylar Kayseri Olay'da
Özel eğitim alanındaki çalışmalarıyla tanınan Metin Demircan, sosyal medya hesabından yaptığı dikkat çekici paylaşımlarla bazı rehabilitasyon merkezlerindeki devlet ödeneklerini haksız yere artırmaya yönelik olduğu iddia edilen büyük bir manipülasyonu gündeme taşıdı. Demircan, iddiaların "soyut" olmadığını, aksine dijital izi olan somut delillere dayandığını belirtti.
Demircan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bazı rehabilitasyon merkezlerinde, devlet ödeneklerini haksız şekilde artırmak amacıyla kamera kayıtlarının ve öğrenci kimlik doğrulama prosedürlerinin manipüle edildiğine dair kapsamlı iddialar gündeme getiriliyor. İddialar, yüzeysel şikayet niteliğinde olmayıp, teknik olarak incelenebilir, dijital izi olan, 90 günlük kayıt süresine bağlı somut deliller içeriyor.
1. Kamera saat manipülasyonu: Çift kamera – çift zaman yöntemi
İddiaya göre bazı kurumlarda iki güvenlik kamerası kullanılıyor:
- Birinci kamera: Gerçek zamanlı saat ayarıyla kayıt alıyor.
- İkinci kamera: Saat ileri alınmış şekilde programlanıyor.
Örnek bir senaryoya göre; çocuk saat 10.00’da kuruma giriş yapıyor ve 11.00’de çıkıyor. Ancak ileri saatli kamera aynı anda 13.00’ü gösteriyor. Veya bir sonrasını gün gibi gösterebiliyor . Denetim sırasında yalnızca bu “ileri saatli kamera” kayıtları ibraz edilerek, gerçekte 1 saat olan eğitim süresi 3 saat gibi gösterilip devletten fazla ödeme alındığı iddia ediliyor.
Denetimlerde yalnızca çıkış görüntüsünün istenmesi, manipüle edilmiş kaydın kullanılmasını kolaylaştırıyor.
Bu yöntem, dijital olarak ayarlanmış kamera saat bilgisi üzerinden tespit edilebilir. Kamera firmware log’ları, NTP zaman senkronizasyon kayıtları, sistem administrator giriş log’ları gibi veriler geriye dönük incelendiğinde tamamen somut veriler ortaya çıkar.
2. Kimlik yanıltması: Bir çocuğun birden fazla öğrenci gibi gösterilmesi
Özellikle RAM raporunda fotoğraf bulunmayan küçük yaş gruplarında, birbirine benzeyen çocukların kullanılarak kimlik eşleştirme sürecinin manipüle edildiği öne sürülüyor. Bu yöntemle:
- Aynı çocuk farklı bir öğrenciymiş gibi gösteriliyor,
- Aynı gün içinde birden fazla seans üzerinden ödeme alındığı iddia ediliyor.
Bu durum, kamera görüntülerinin yüz tanıma algoritmalarıyla geriye dönük analiz edilmesi halinde kolaylıkla tespit edilebilir. Aynı çocuğun farklı kimliklerle sisteme girildiği objektif şekilde ortaya çıkar.
3. 'Soyut' denilerek Red edilmesi düşünülen şikâyetlerde aslında somut inceleme imkânı
Bazı şikayet sahibi , yetkili mercilerin iddiaları ‘soyut’ bularak soruşturma açmaya yanaşmayacağı, bu nedenle sürecin kapatılacağı izlenimi oluştuğunu belirtiyor. Oysa, iddialar soyut değil; tamamen teknik incelemeye açık.
Somut tespit yöntemleri:
- 90 günlük kamera görüntülerinin tamamının alınması (sadece 3–5 öğrencinin değil, faturalandırılan tüm öğrencilerin kayıtlarının incelenmesi).
- Kamera cihazlarının saat log’larının ve admin giriş kayıtlarının temini.
- RAM raporu ile fiili görüntü eşleşmesinin yapılması (bere, kapüşon gibi yüzü kapatan unsurların özellikle incelenmesi).
- En az 1–2 yıl geriye dönük örneklem denetimiyle ödeme-fiziksel kayıt karşılaştırması.
Bu süreç uygulanırsa, yolsuzluğun boyutu somut olarak ortaya çıkar.
4. İşi dürüstçe yapan kurumların endişesi
İşini doğru yapan kurumların en büyük kaygısı, bu şikayetlerin göstermelik bir incelemeyle kapatılması ve ciddi bir sistem taraması yapılmaması. Oysa, tüm kurumlar kapsayıcı şekilde denetlendiğinde:
- Devletin ne kadar büyük bir zarara uğratıldığı,
- Hangi yöntemlerle bunun sistematik hale getirildiği çok net görülebilecektir."
