Kayseri'de 7,7 milyon yıl öncesine yolculuk
Kayseri'deki fosil kazılarında bulunan çok sayıda hayvanın fosillerinin temizlik ve bakım işlerinin yanı sıra ayaklandırma çalışmaları gerçekleştiriliyor. Detaylar haberimizde.
Kayseri'deki fosil kazılarında bulunan 7,7 milyon yıllık kılıç dişli kaplan, zürafa, fil, mamut, gergedan, 3 toynaklı atlar, "bovit" denilen boş boynuzlu koyun, keçi ve antilop gibi hayvan fosillerinin gövdelerindeki eksik uzuvları 3D yazıcılarla tamamlanıyor.
Yamula Barajı civarında 2017 yılında bir keçi çobanının bulduğu fosiller üzerine bir yıl sonra bölgede başlatılan kazıların bu sezonki bölümü sona erdi.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi Bilim Merkezi'nde sezon kazılarında bulunan fosillerin temizlik ve bakım işlerinin yanı sıra ayaklandırma çalışmaları gerçekleştiriliyor.
İnşaatı devam eden Kayseri Paleontoloji Müzesi'nde sergilenmek için hazırlanan fosiller, ziyaretçilerini 7,7 milyon yıl öncesinde yolculuğa çıkaracak.
Uzman antropolog Ömer Dağ, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç'ın destekleriyle fosillerde ayaklandırma çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Fosillerin bütün halinde bulunamadığına dikkati çeken Dağ, "Çoğunlukla kafayı, ayağı, kolu ayrı ayrı buluyoruz. Daha sonra hangi türe ait olduğunu belirliyoruz. Tür ve özellikleri belirlenince tarama yöntemine geçiyoruz. Bu yöntemle daha iyi sonuçlar alıyoruz." dedi.
Dağ, yakın zamana kadar fosillerin eksik parçalarını kalıp alma yöntemiyle tamamladıklarını anlatarak, belediye tarafından alınan 3D yazıcılar sayesinde kimyasala maruz kalmadan bu işlemi gerçekleştirebildiklerini ve daha sağlıklı sonuçlar aldıklarını dile getirdi.
Kazılarda zürafa, fil, mamut, gergedan, 3 toynaklı atlar, "bovit" denilen boş boynuzlu koyun, keçi, antilop, kaplumbağa ve domuz fosili çıkardıklarını belirten Dağ, fosillerin 7,7 milyon yıl öncesine tarihlendirildiğini kaydetti.
‘Olmayan parçaları yazıcıdan çıkan kısımlarla tamamlıyoruz’
Megafauna (dev hayvan) özelliği taşıyan fosillerin ayaklandırılmasının önemine dikkati çeken Dağ, şunları kaydetti:
"Bizler uzmanı olduğumuz için bulduğumuz parçanın hayvanın neresi olduğunu anlayabiliyoruz ama gelen ziyaretçilerin anlayabilmesi için ayaklandırma çalışmaları önemli. Olmayan parçaları çizimlerin ardından yazıcıdan çıkan kısımlarla tamamlıyoruz. Bu tarz ayaklandırmalar için genelde Çin'e başvuruluyor. Biz bu işlemi Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle çok uygun bir fiyata burada gerçekleştiriyoruz. Bir zürafa ayaklandırması 2-3 milyondu, biz bunu 14-15 bin liraya yaptık. 3D tarama yöntemiyle faunayı oluşturan birçok canlıyı ayaklandırmayı planlıyoruz. Zürafa, gergedan ve fili ayaklandırdık. Atımız, üç toynaklı, boş boynuzlu grubundan iki örneğimiz var. Biri günümüz antilobuna denk, biri de günümüz ceylanına denk bir örnek. Kılıç dişli kaplanın ayaklandırması bitmek üzere. Faunada hangi örnek çıkıyorsa Paleontoloji Müzesi'ne gelecek misafirlerimiz uygun fiyata ayaklandırılmış halde o hayvanı görebilecek."
Uzman antropolog Berk Durmuş ise 3D yazıcılarda işlenen malzemenin plastik türüne yakın bir madde olduğunu, insan sağlığı açısından olumsuz tarafı bulunmadığını vurguladı.
Fosillerin alanda bulunduktan sonra tür ve cinsinin belirlendiğini anlatan Durmuş, "Bu aşamadan sonra türün cinsine bakarak makalelerden ölçülerini derliyoruz. Bu ölçüler sayesinde onarma aşaması başlıyor. Çizimlerimizi elde ettiğimiz matematik veriler doğrultusunda yürütüyoruz. Veri analizleri sonucunda 3D yazıcı programlarında dilimleyerek yazıcılara aktarıyoruz." diye konuştu.