Kapanışlar rekor kırdı: Kayserili Profesörden 'sessiz çığlık' uyarısı

Kayserili Prof. Dr. Derviş Boztosun, şirket kapanışlarının rekor seviyeye ulaştığını belirtti. Yüksek faizler ve talep daralması yüzünden yaşanan bu durumun, ekonomide yapısal bir kırılganlık sinyali olduğunu vurguladı.

Kapanışlar rekor kırdı: Kayserili Profesörden 'sessiz çığlık' uyarısı

Kayserili Finans Profesörü Derviş Boztosun, Türkiye ekonomisindeki mevcut durumu değerlendirerek, özellikle artan şirket kapanışlarına dikkat çekti. Boztosun, bu durumun "ekonomik gidişatın arka planında derin bir sorun olduğunun habercisi" olduğunu vurguladı.

Boztosun, yaptığı açıklamada, "Ekonomide yaşanan bozulmanın en net göstergelerinden biri sessizce artan şirket kapanışlarıdır. Her ne kadar manşetlerde yer bulmasa da bu veriler, ekonomik gidişatın arka planında derin bir sorun olduğunun habercisidir" ifadelerini kullandı.

Veriler endişe verici: Son 10 yılın zirvesinde

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine dikkat çeken Prof. Dr. Boztosun, güncel rakamların alarm verdiğini belirtti. Boztosun, "2025 yılı Mayıs ayında kapanan şirket sayısı 3.123 oldu. Bu, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre %38’lik bir artışa işaret ediyor. Son 12 aylık dönemde toplam kapanan şirket sayısı ise 36.257’ye ulaştı. Bu rakam, 2015 yılından bu yana en yüksek düzey olarak kayıtlara geçti" dedi.

'Yapısal bir kırılganlık sinyali veriyor'

Kapanan şirket sayısının kurulan şirket sayısına oranının ulaştığı seviyenin geçmiş krizleri dahi geride bıraktığını ifade eden Boztosun, şu çarpıcı tespitte bulundu: "Daha da çarpıcısı, son 12 ayda kapanan şirket sayısının kurulan şirket sayısına oranının %29’a ulaşmış olması. Bu oran, 2019’daki ekonomik daralma sürecinde bile %22 seviyesindeydi. Dolayısıyla bugün geldiğimiz nokta, sadece bir durağanlık değil; yapısal bir kırılganlık sinyali veriyor."

Kapanışların perde arkasındaki nedenler

Boztosun, şirket kapanışlarının ardındaki temel nedenleri de sıraladı:

  • Yüksek faiz oranları: "Politika faizinin %50 seviyesine ulaşması, ticari kredi faizlerinin efektif olarak %60’ların üzerine çıkmasına neden oldu. Bu oranlarla işletme sermayesini finanse etmek mümkün değil."
  • Enflasyonist baskılar: "Girdi maliyetlerindeki artış, kâr marjlarını eritirken fiyatlama davranışlarını da bozuyor."
  • Talep daralması: "Hem iç piyasada tüketici güveninin zayıf olması hem de ihracatta yaşanan yavaşlama, satış hacimlerini ciddi biçimde düşürdü."
  • Finansmana erişim sorunu: "Bankaların teminat yapısı ve kredi politikalarındaki sıkılaşma, özellikle KOBİ’lerin nakit döngüsünü yönetmesini imkânsız hale getiriyor."

'Ekonominin damarları tıkanıyor'

Şirket kapanışlarının sadece bir istatistikten ibaret olmadığını, aksine geniş çaplı sosyoekonomik etkileri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Boztosun, "Şirket kapanışları sadece bir istatistik değil. Her kapanan şirket, birkaç aile demektir. Aynı zamanda üretimin, istihdamın, vergi gelirlerinin azalması; tedarik zincirlerinin kırılması demektir. Bu da ekonomide domino etkisi yaratabilecek bir süreci tetikleyebilir" uyarısında bulundu.

Son iki yılda kapanan şirket sayısının 60 bini aştığını belirten Boztosun, "Aynı dönemde kurulan şirket sayısındaki artış ise hem yavaşladı hem de niteliği düştü. Artık piyasaya giren şirketlerin büyük bölümü bireysel ve düşük sermayeli girişimler. Yani şirket kapanırken kurulanların niteliği yerini doldurmuyor" değerlendirmesini yaptı.

'Sessiz bir çığlık: Acil çözümler şart'

Prof. Dr. Derviş Boztosun, mevcut tablonun acil ve yapısal çözümler gerektirdiğinin altını çizerek şu ifadeleri kullandı: "Bugün yaşanan tablo, sadece ekonomik yavaşlamadan ibaret değil. Bu hızla devam ederse, üretim-tedarik-finansman dengesi kırılabilir. Ekonomik sistemin taşıyabileceği yükün sınırına gelinmiş durumda. Her yeni kapanış, bu sınırı biraz daha zorluyor."

Çözüm önerilerini de sıralayan Boztosun, "Kısa vadeli palyatif çözümler değil, yapısal adımlar gerekiyor. Bunlardan bazıları: İşletmelere özel destekli kredi programları, finansmana erişimde kolaylaştırıcı düzenlemeler, vergi ve prim yüklerinin yeniden düzenlenmesi, talep tarafını canlandıracak adımlar ve özellikle KOBİ’lere yönelik danışmanlık ve destek mekanizmalarının güçlendirilmesi" dedi.

Boztosun sözlerini "Şirket kapanışları, sessiz bir çığlıktır. Rakamlar yüksek sesle konuşuyor. Bugün acil ve doğru adımlar atılmazsa, bu çığlık kısa süre içinde toplumsal ve makroekonomik bir krize dönüşebilir. Ekonomide istikrar, reel sektörün ayakta kalmasıyla mümkündür. Unutulmamalıdır ki ekonomi, sadece rakamlardan ibaret değil; emek, umut ve hayattır" diyerek tamamladı.