'IMF'Yİ BIRAKIN HALKA BAKIN'
Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Bayram Zengin, Türkiye’nin en önemli sorunlarından birinin de geçim sorunu olduğunu belirtti. Konuyla ilgili olarak Kayseri Olay’a özel açıklamalarda bulunan Zengin, “Artık ücret tanımı, gelir tanımı bu ülkede yapılmalıdır. Asgari ücret 1300 liraya çıktı. 4 kişilik bir ailenin zorunlu gıda harcaması 1700 TL. Bu insanlar çadırda yaşamıyor. Okul, eğitim, kira, elektrik, su. Yani var da var. Yeri gelince IMF’ye borç para verebiliriz deniliyor. Peki biz ne olacağız? IMF’ye borç verecek kadar güçlü bir ekonomimiz varsa vatandaşın geçim derdini ortadan kaldıralım. Bu kadar güçlü ekonomi varsa, söylenildiği gibi vatandaşa neden yansıtılmıyor? Yani IMF’yi bırakın da halka bakın.” dedi.
Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Bayram Zengin, Yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda Bağımsız Büro-Sen Genel Başkanı Remzi Kızılkaya, Anadolu Eğitim-Sen Konfederasyonu Kayseri İl Başkan Yardımcısı Durmuş Anbar, ülke gündemi ve çalışanların sorunları ile ilgili olarak bilgi verdi. Kayseri Olay’a özel açıklamalar yapana sendika temsilcileri çalışanların geçim sorunu yaşadığını belirtti. Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Bayram Zengin, Kayseri’de kurumları ve çalışanları ziyaret ettiklerini ve sorunları dinlediklerini belirtti. Kayseri’de toplantılarda yaptıklarını belirten Zengin, şu an gündeme yer alan sorunların başından geçim sorunu ve aynı zamanda memurlarla ilgili yapılacak yeni kanun değişikliklerinin olduğunu söyledi.
“BUNLARIN ASLI ASTARI YOK, BU KONUDA BİR HAZIRLANMIŞ KANUN TASARISI YOK”
Zengin, “Şu anda memurlarla ilgili yapılacak olan kanunda yapılacak değişikliklere bağlı olarak bir tedirginlik var. Biz bu konuda bilgilendirmeye gayret ettik. Basında bazı makaleler yer alıyor. Memurluk ile ilgili işe almadan tutunda, çalışma şartlarına kadar mevzuatın değişeceği, amirlerin şikâyeti ile memurların işten atılabileceği şeklinde yazılar yazılıyor. Bunların aslı astarı yok, bu konuda bir hazırlanmış kanun tasarısı yok. Ama devletin olduğu yerde devlet memurluğu da vardır. Devlet memurluğunun olduğu yerde devlet memurunun nasıl şartlarda çalışıp, emekli olacağı liyakat gibi ilkeler var. Memurluğun olduğu yerde kariyer ve liyakatin olması gerekiyor. Bütün AB ülkelerinde var, bizde de var. Bununla ilgili bir şey yapılacaksa bununla ilgili olarak tarafların masaya oturması lazım. AK Parti iktidara gelmeden programında önce bir kelimeyi çok kullanıyordu ‘yönetişim’ kelimesi bu kelime. Yönetişim birlikte yönetmek demek. Tarafların bütün kararlarını ortak alınması uygulanması denetlemesi demek. Katılımcı demokrasi ne demek? Üyesi olduğum sivil toplum örgütlerine yetki veriyorum da diyebilirsiniz. Hak ve çıkarları belli kurallarda takip ederler. Yasal düzenlemeleri tek başınıza yapacaksanız buna demokrasi diyemezsiniz. Buna anayasa değişikliği dâhil, 4 parti tamamda geriye kalan 78 milyonu ne yapacağız? Onlara yetki verdik ama bizim düşüncemiz ne olacak. Vatandaş olarak tarafız. 78 milyon parlamentoda olan ya da olmayan parti ile ifade edebilir. Sivil toplum kuruluşları ile de ifade edebilir ama siz görüş almayacaksanız buna demokrasi ve katılım diyemezsiniz.“ şeklinde konuştu.
“İSTİSNAİ MEMURLUĞU BELLİ KESİMLERİN TEKELİNE VERİYORSUNUZ”
Memur alımları konusunda da sıkıntıların yaşandığını dile getiren Zengin, şunları söyledi: “Daha evvel devlet memuru olmak isteyenler KPSS’ ye giriyordu, öyle alınıyordu. Yetenek sınavı dışarıda kalıyordu. Şimdi dışarıda kalma sistemi genişletiliyor. İstisnai memur alımı var bu kadroya geçiyor yenisini alıyorsunuz. Siz istisnai memurluğu yaygınlaştırıp belli kesimlerin tekeline veriyorsunuz. Bu demokratik bir ülkeye yakışan bir olay değil. Anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı. 657’yi konuşarak yapalım ama sapmalarla bu işi sulandırmayalım. Daha güzel düşünceniz varsa oturup konuşalım ama memurları mağdur etmeyelim. Zaman zaman bahçıvan, şoför niye memur olsun sorusu gündeme geliyor. Bunları biz yapmadık siz yaptınız iktidarlar yaptı. Yeri geliyor akademisyenler bu konuda fikir belirtiyor. Bu konuyu bize bırakın bizim fikrimizi alın. Memurlar çalışmıyor deniliyor. Memurlar çalışmıyorsa kim çalışıyor? Nereden nereye deniliyor siyasi konuşmalarda bu nereden nereye memurlarla yapılmıştır. Bir de bizim geçim sorunumuz var. Ücret tanımı , gelir tanımı yapılmalı. Aile sorumluluklarını yerine getirebileceğimiz bir ücret olmalı. Asgari ücret 1300 liraya çıktı. 4 kişilik bir ailenin zorunlu gıda harcaması 1700 TL bu insanlar çadırda yaşamıyor. Okul, eğitim, kira elektrik, su var da var. Yeri gelince IMF’ye borç para verebiliriz deniliyor. Peki biz ne olacağız? IMF’ye borç verecek kadar güçlü bir ekonomimiz varsa vatandaşın geçim derdini ortadan kaldıralım. Yani IMF’ye borç verecek durum varsa, bunu vatandaşa yansıtın, görelim.”
“NASIL BAŞARILI OLALIM?”
Açıklamasında “Memurların ikinci bir iş yapması suçtur.” ifadelerini de kullanan Başkan Zengin, “Senin ekonomik kalkınmanı devlet üstleniyor, diyorsunuz ama görevinizi yapmıyorsunuz. Devlet memurunu uygun şartlarda yaşamasını sağlamadan bir yere gelemez. Topu alıyorsunuz şut çekeceksiniz aklınıza bakkal borcu geliyor kalıyorsunuz. Nasıl başarılı olalım. Önce bizi kimin temsil edeceği sorusunu memurların kendine sorması lazım masada 3 büyük konfederasyon oturuyor. Bunların devri geçti artık devreye başka konfederasyonların girmesi lazım. Masanın el değiştirmesi lazım. Bu sebepten bütün memurları BASK’a çağırıyoruz. “ dedi. Haber/Foto: Güler Ruhsar AKTAŞ-Hüseyin GÖKTAŞ
