Eğitim-İş'in yılsonu değerlendirmesi sert oldu
Eğitim-İş Kayseri Şubesi, 2024/2025 eğitim yılını değerlendirdi. Açıklamada, güvensiz okullar, eğitim dışı kalan 1,5 milyon çocuk, artan eşitsizlikler ve öğretmenlerin mağduriyeti vurgulandı.
2024/2025 eğitim-öğretim yılının sona ermesiyle birlikte Eğitim-İş Kayseri Şubesi, mevcut eğitim sistemi için "Tekinsiz eğitim, tekinsiz gelecek" başlıklı bir basın açıklaması yayımladı.
Sendika, "tekinsiz" kelimesinin güvensiz, huzursuzluk veren ve karanlık bir tehdit taşıyan anlamlarına atıfta bulunarak, eğitimin tam da bu hale geldiğini vurguladı. Açıklamada, bu durumun AKP iktidarının 23 yıllık mirası ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in politikalarının sonucu olduğu belirtildi.
Güvensiz okullar, yetersiz kadrolar ve eğitim dışı kalan çocuklar
Eğitim-İş, okulların fiziki şartlarının yetersizliğini sert bir dille eleştirdi. Depreme dayanıksız binalar, ısınmayan sınıflar ve güvensiz bahçelerden şikayet edilirken, velilerin kendi imkanlarıyla tuvalet temizlemek zorunda kaldığı, okullarda sabun dahi bulunmadığı belirtildi.
Açıklamada, yaklaşık 1,5 milyon çocuğun örgün eğitim sistemi dışında kaldığına dikkat çekilerek, bu durumun ekonomik yoksunluk, taşımalı eğitim engelleri veya tarikat ve sermayenin etkisiyle ortaya çıktığı ifade edildi. TÜİK verilerine göre kayıtlı çocuk işçi sayısının 869 bine ulaştığı ve 16-17 yaşındaki 9354 kız çocuğunun evlendirildiği bilgisi paylaşıldı.
Eğitimdeki eşitsizliklerin giderek arttığı, derslik açığı, ikili eğitim ve taşımalı eğitimin devam ettiği vurgulandı. Bir öğün ücretsiz yemek sözünün tutulmaması ve özel okul sayılarındaki büyük artış eleştirildi. "Parası olan okur, olmayan tarikatlara mahkûm olur" düzeninin yerleştiği öne sürüldü.
Öğretmenlerin açlık sınırına dayanan maaşları, yetersiz atamalar ve torpilli mülakatlarla elenmeleri eleştirilirken atama bekleyen öğretmen sayısının 1 milyona yaklaştığına dikkat çekildi.
Eğitim-İş, Bakan Yusuf Tekin döneminde proje okullarındaki keyfi atamalarla yüzlerce öğretmenin "sürgün" edildiğini ve MEB'in öğretmeni koruyan değil cezalandıran bir kuruma dönüştüğünü ifade etti.
Basın açıklaması, "Bu 'eser' sizin olabilir… Ama bu ülkenin geleceği size bırakılmayacak!" sözleriyle son bulurken, Eğitim-İş'in laik, bilimsel ve kamusal eğitim mücadelesini sürdüreceği mesajı verildi.