EĞİTİM BİR SEN MÜDÜRLÜĞÜ

Milli Eğitim Müdürlüğü’ndeki son değişimler gözlerin hükümete yakınlığı ile bilinen Eğitim Bir Sen’e çevrilmesine neden oldu. 16 ilçe Milli Eğitim Müdüründen 13’ünün yeri değişirken, atamalarda Memur-Sen'e bağlı Eğitim Bir -Sen ilçe başkanlarının İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak atanması dikkat çekti. Dikkat çekici bu gelişme, atama kararının hemen ardından Olay Gazetesi’ne  yaptığı, “Keşke bu kadar uğraşmayıp, Eğitim Bir Sen tabelalarını Milli Eğitim’in tabelalarıyla değiştirselerdi, daha kolay olurdu” diyen Türk Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk’ün sözlerini akla getirdi. Talas İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ise Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Ahmet Özer’in akrabası Muhiddin Aydoğan’ın atandığı öğrenildi.

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından, kamuoyunda ‘cadı avı’ olarak da adlandırılan süreç bürokrasideki birçok kişiyi yerinden etti. Emniyet Müdürlüğü’nden Milli Eğitim Müdürlüğü’ne kadar birçok kamu kurumunda görevden almalar ve atamalar birbirini izlemeye başladı. Yapılan atamalarda ise liyakatten çok hükümete yakınlığın ön planda tutulduğu yorumları yapılırken, Milli Eğitim Müdürlüğü’ndeki son değişiklikler adeta bu yorumları doğrular nitelikte. Kentte 16 ilçe milli eğitim müdüründen 13’ünün yeri değiştirilirken, atamalarda hükümete yakınlığı ile bilinen Eğitim Bir Sen yöneticilerinin ağırlığı dikkat çekti. Eğitim Bir Sen Akkışla İlçe Başkanı Süleyman Nahit Özvatan ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne; Eğitim Bir Sen Bünyan İlçe Başkanı Kadir Özbay Bünyan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne; Eğitim Bir Sen Melikgazi İlçe Başkanı Tuncay Demir Melikgazi İlçe Milli Eğitim Müdürülğü’ne; Eğitim Bir Sen Yahyalı İlçe Başkanı Ahmet Kafalı Yahyalı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne; Eğitim Bir Sen Develi İlçe Başkanı Ali Arslan Develi İlçe Başkanlığı görevine atandı. Özetle birçok ilçede Eğitim Sen ilçe başkanı olarak görev yapan kişilerin yine aynı ilçede Milli Eğitim Müdürü olarak atanması dikkat çekti. Dikkat çeken bir başka atama ise Eğitim Bir Sen Kayseri İl Başkanlığı görevinin ardından Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri olarak görev yapmaya başlayan Ahmet Özer’in akrabası Muhiddin Aydoğan’ın Talas İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak atanması oldu. Yapılan atamaların ardından konuyu Kayseri Olay Gazetesi’ne değerlendiren Türk Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk’ün “Keşke bu kadar uğraşmayıp, Eğitim Bir Sen tabelalarını Milli Eğitim’in tabelalarıyla değiştirselerdi, daha kolay olurdu” sözlerini akla getirdi. Öztürk gazetemize yaptığı açıklamada, “Türkiye, Türkiye olalı böyle bir olay görülmedi. Din-iman diyerek yola çıkanların Türkiye’yi getirdikleri nokta bu. Ben dinler tarihi uzmanıyım. Böyle bir uygulamanın hiçbir din de, hiçbir kitapta yeri yok. Ne yasa tanıyorlar, ne yönetmenlik. Ben yaptım oldu diyerek, her şeyi yapıyorlar. Ve bu daha başlangıç. Şimdi milli eğitim müdürleriyle başladı. Devamında okul müdürleri, okul müdür yardımcıları, öğretmenler, memurlar, hizmetliler gelecek. AKP yandaşı olmayan hiç kimseye yaşam hakkı tanımıyorlar” şeklinde konuşmuştu. Eğitim Sen Şube Başkanı Ulaş Apaydın da Eğitim Bir Sen temsilcilerinin yada eski temsilcilerinin ilçe milli eğitim müdürü olarak atanmasının açıklanabilir bir tarafının olmadığını belirterek, eğitim sendikaları olarak bu konuda ortak bir tavır sergilenmesi gerektiğinin altını çizdi. Apaydın, bu konuda en kısa sürede harekete geçeceklerinin altını çizerek, söz konusu duruma kayıtsız kalmayacaklarını söyledi.

HESABI MUTLAKA SORULACAK

Eğitim Bir Sen’in sendikacılık değil, hak gaspçılığı yaptığının altını çizen Türk Eğitim Sen 1 Nolu Şube Başkanı Ali Benli ise gazetemize yaptığı açıklamada, liyakatsiz insanların belirli görevlere getirilmesinin ülkeyi çökerteceğini vurguladı. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin adaletin terazisini bozarak, hukuksuzluğu öne çıkardığını vurgulayan Benli, “Bu sarı sendikada ağa babalarının izinden gidiyor. Liyakat denen bir şey yok, ‘Benim adamım olsun çamurdan olsun’ mantığı ile yaklaşıyorlar. Ülkeyi ayrıştırıyorlar. Bir ülkede insanları ayrıştırmak kadar tehlikeli bir durum yok. Bakın ülkemizin güneydoğusunda neler yaşanıyor. Bu yaşadıklarımız hep ayrıştırma politikalarının ürünüdür. Sürekli toplumu geriyorlar. Bu sendikamsı yapıda ağa babalarının izinden giderek, benzer bir tutum içinde hareket ediyor. Ama unutulmasın ki; zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah’ı var. Bunun hesabı mutlaka sorulacak.  Yine layık olmadıkları halde, el etek öperek bir yerlere gelenlerde unutmasınlar ki, onlardan da bunun hesabı er yada geç sorulacak. O makamlara getirenler de, gelenler de hesap verecek. Bizin dinimiz “İşi ehline veriniz” diye emrediyor. Yine bizim kültürümüzde de adalet, hoşgörü ve sevgi var. Fakat bu uygulamanın ne dinimizin ne de kültürümüzde yeri yok. Bizde güzel bir söz var: ‘Ayarını bozduğun kantar, bir gün gelir seni de tartar’ diye. Biz inanıyoruz ki, bugün bu yapılanlar bir gün bumerang gibi gelip onları vuracak. Biz Türk Eğitim Sen olarak, işin ehline verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bunu sendikamız için değil, ülkemiz için, çocuklarımız için istiyoruz. Kaygımız sendikamız değil, kaygımız ülkemiz. Biz biliyoruz ki, işlerin başına ehil olmayan insanların gelmesi Türkiye’yi çökertir” şeklinde konuştu. Yapılanlar karşısında sessiz kalmayacaklarını ve mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Benli, atamalarla ilgili hukuki sürecin de hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Diğer yandan yeni atanan ilçe milli eğitim müdürlerinin Eğitim Bir Sen’li olmaları dışındaki bir diğer ortak noktaları ise sosyal medyadaki paylaşımları: Yeni müdürlerinin sosyal medyada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hayranlıkları da dikkat çekti.